Hayat tarzları ve emek verdikleri şeyler tehdit edildiğinde insanlar öfkelenir. | Open Subtitles | يصاب الناس بالانزعاج عندما يشعرون بأن أسلوب حياتهم وكل ما عملوا من أجله مهدد بالخطر |
Çok yaklaştım Danny, gitmeye çok yaklaştım. O vakitte insanlar dikkatsiz olur. | Open Subtitles | لقد أصبحت على قـُرب على قـُرب فعلاً من الخروج عند هذا يصاب الناس بالتوتر |
İnsanlar sakatlanıyor ya da çok canları yanıyor. Bu çok komik! | Open Subtitles | عندما يصاب الناس ويشعروا بالألم،هذا ما يضحك |
Cidden bak, olumsuz konuşmak istemiyorum ama insanlar bu şekilde zatürreye yakalanıp ölüyorlar. | Open Subtitles | في الحقيقه, لا اريد ان اكون سلبيه لكن هكذا يصاب الناس بالالتهاب رئوي و يموتون. |
Büyük Rift Vadisi boyunca yüz kadar klinik açtık; ekipman, fon ve araçlar temin ettik, bir ekip eğittik, tek bir soruyu anlamak için: insanlar niçin görme yetilerini kaybediyorlar ve biz bunun için ne yapabiliriz? | TED | حصلنا على تجهيزات، ودعم وعربات، ودرّبنا فريقا، قمنا بإنشاء مئة عيادة على امتداد الوادي المتصدع الكبير لمحاولة فهم سؤال واحد: لماذا يصاب الناس بالعمى، وما الذي يمكننا فعله؟ |
"İnsanlar etrafta kafası olmayan bir kızı görüp dehşete düşmesinler." der. | Open Subtitles | كي لا يصاب الناس بالذعر من إمرأة تمشي بلا رأس." |
Ve sen de fazla hafife alıyorsun. İnsanlar yaralanıyor. | Open Subtitles | لست منفعلاً، قد يصاب الناس بالأذى |
İnsanlar yaralanabilir. | Open Subtitles | يصاب الناس بالأذى دائماً بهذه الأشياء |
İnsanlar işte böyle kanser olur. | Open Subtitles | يصاب الناس بالسرطان بهذه الطريقة، |
(Gülüşmeler) Biz de bu sensöre bir kapak yapmaya karar verdik, böylece insanlar yerde ne olduğuyla ilgili endişelenmeyeceklerdi. | TED | (ضحك) فقررنا تصميم غطاء لجهاز الاستشعار بحيث لا يصاب الناس بالقلق حيال ما يوجد على الأرض. |
Ve şöyle dedi: ''İnsanlar milyonlar hâlinde kör olmuyor. | TED | قال: "لا يصاب الناس بالعمى بالملايين. |
İnsanlar neden yaşlanır? | Open Subtitles | لماذا يصاب الناس بالشيخوخة |
İnsanlar yemeklerini yiyemeyecekler. | Open Subtitles | فقد يصاب الناس بالذعر. |
House, insanlar eklemleri ağrıdığında ya da kramp girdiğinde oraya buz koyar. | Open Subtitles | هاوس)، يصاب الناس بألم بمفاصلهم) تقلصات، يعالجونها بالثلج |
İnsanlar basit kazalar yüzünden TSSS geçirebilir. | Open Subtitles | قد يصاب الناس بالـ(بي تي إس دي) جراء تصادم خفيف |