"يصرخون" - Translation from Arabic to Turkish

    • çığlık
        
    • bağırıyorlar
        
    • bağırıyor
        
    • bağırıp
        
    • bağıran
        
    • bağırırlar
        
    • Çığlıklarını
        
    • bağırıyordu
        
    • bağırıyorlardı
        
    • çığlıklar
        
    • bağırır
        
    • bağrışan
        
    • bağırarak
        
    • çığlıkları
        
    • bağırdılar
        
    Yarından itibaren, ...BM delegeleri korunma için çığlık atmaya başlayacaklar. Open Subtitles بحلول غداً مندوبين الأمم المتحدة سوف يصرخون من أجل الحماية
    Geceleyin çığlık atarak, duvarlara tırmanarak... ve kenara büzülmüş olarak uyanırlardı. Open Subtitles فهم يستيقظون في الليل يرتمون في زاوية الغرفة يصرخون, يتشبثون بالجدران
    Ne garip insanlar.bağırıyorlar. Umrumda değil. Open Subtitles أناس غريبو الأطوار، إنهم يصرخون. لا أهتم بذلك
    İnsanlar her şeye bağırıyor, her şeye ateş ediyorlardı. Open Subtitles كان الناس يصرخون علي اي شيئ و يطلقون النار علي اي شيئ
    Hatta birbirlerine bağırıp çağırınca daha da iyi oluyor. TED بل إنها تكون أفضل لو أنهم يصرخون في وجه بعضهم البعض.
    Çünkü biliyorsunuz ki sizinle aynı zamanda bağıran sekiz kişi var. TED لأنكم تعرفون، أن هناك 8 أشخاص آخرين يصرخون في نفس الوقت.
    Acele etmem için bağırırlar. Ne bana ne benim düldüle güvenirler. Open Subtitles يصرخون فى وجهى للأسراع ليس لديهم ثقه فى ولا فى سيارتى
    Onları vururken Çığlıklarını duymalıydın. Open Subtitles كان يجدر بك سماعهم يصرخون عندما كنت أهمّ بقتلهم
    O küçük p.çleri görmelisiniz. Bütün gün çığlık atıp birbirlerini yumruklarlar. Open Subtitles يجب أن تري هؤلاء الأوغاد يصرخون و يضربون بعضهم طوال اليوم
    Arka koltukta çığlık atan üç çocukla oturan bir anneydi. Open Subtitles كان هناك أم مع أطفالها الثلاث يصرخون في المقعد الخلفي
    Ortalama beş, on dakika kadar insanlar onun için çığlık attı. Open Subtitles . كانت 5 أو 10 دقائق . و الناس يصرخون له
    Plus they're really mean here! bağırıyorlar! Open Subtitles بالإضافة إلى انهم بالخلاء هنا يصرخون بصوت عالي
    bağırıyorlar çünkü herkes birincilik ödülünü istiyor. Dayanıklı olmalıyız. Open Subtitles يصرخون لأن كل شخص هنا يريد الحصول على الجائزة الأولى يجب أن يكونوا قساة
    Ayrıca buradaki adamlar çok bağırıyorlar Open Subtitles بالإضافة إلى انهم بالخلاء هنا يصرخون بصوت عالي
    Defilede herkes çılgına dönüyor. Vittorio, bağırıyor. Open Subtitles الجميع كان مجنوناَ بالعرض يصرخون ويهتفون
    Bense kalabalık bir odanın ortasında durmuş... avazım çıktığı kadar bağırıyor... ama hiç kimse dönüp bakmıyor gibi hissediyorum. Open Subtitles وطوال الوقت أشعر أنّي .أقفوسطغرفةتعجّ بالناس. يصرخون فيّ ملقنيني ما يحري عليّ فعلاً، ولا ينظر أحدهم حتّى إليّ.
    salondaki dinleyiciler veya dünyanın diğer yerlerindeki insanlar bunu duyduklarında, öfke ile bağırıp çağırabilirler en azından bazıları bunu yapacaktır. TED وسواء الناس هنا .. او في اي مكان في العالم قد استمعوا لهذا الحوار فهم ربما الان يصرخون فرحا به .. بعضهم على الاقل
    Kimsenin seni görmesine izin verme. Özellikle de o bağıran adamlara. Open Subtitles لا تدع أي احد يراك خصوصا أولئك الرجال البخلاء الذين يصرخون
    Durmadan şikayet ederler. Bana bağırırlar. Open Subtitles أنهم يتذمروا و يتذمروا و يتذمروا يصرخون فى وجهى
    Büyükbabam şöyle derdi o geceki fırtınanın gürültüsüne rağmen onların yardım Çığlıklarını duyabiliyormuşsun. Open Subtitles قال جدّي أنّ حتى مع كلّ ذلك الضجيج من العاصفة في تلك الليلة، يُمكنك سماعهم يصرخون طلباً للعون.
    Tam bir karmaşaydı. Korkunçtu insanlar ağlıyor, bağırıyordu bazıları korkmuş bazıları ise kızgındı. Open Subtitles وكان الوضع فوضويًا تمامًا ومروعًا ،فهناك أناس يبكون وأخرون يصرخون
    Bilmek istediğim tek şey, neler olduğu? Neden bağırıyorlardı? Babamın yanındaki kadın kimdi? Open Subtitles أريد أن أعرف ما الذى يجرى هنا و لماذا يصرخون ؟
    Üç kişinin çığlıklar atarak buradan dışarı sürüklendiğini görünce bu biraz zor oluyor. Open Subtitles هذا صعب على المرء حين يشاهد ثلاثة أشخاص يتم جرهم للخارج وهم يصرخون.
    Senin ortaya çıktığın her yerde olduğu gibi. İnsanlar bağırır çağırır. Open Subtitles تقريباً مثل أي مكان آخر يجتمع الناس و يركضون و يصرخون
    Hepimiz bağrışan adamların istediği gibi davranmalıyız. Open Subtitles سنلعب دور الرجال البخلاء الحقيقيين الذين يصرخون
    Size bağırarak reklam yapmıyorlar. Artık reklam olayı böyle bir hal aldı. Hizmet, araç-gereç ve uygulama gibi şeyler üzerinden yürüyor. TED إنهم لا يصرخون بوجهك برسالة إعلانية، وهنا حيث بدأت نبرة الإعلانية في التحول لأشياء كالخدمة، والأدوات والتطبيقات.
    İçinde kıvranıp durmuştu, sen de çığlıkları basıyordun. Open Subtitles واتذكر الناس الذين تجمهروا وبدوا يصرخون ويهللون وانتي تصرخين
    Hayır, gözlerinden kan akmaya başladı ve sonra ısırıldı diye bağırdılar. Open Subtitles كلا ، عيونها بدأت بالنزيف ، وبعد ذلك كانوا يصرخون بأنها معضوضة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more