Buradan Söylemesi zor. Daha yakından bakmam lazım. | Open Subtitles | يصعب معرفة ذلك مم , أنا بحاجة لألقي نظرة أقرب |
Galiba, yanlarda kamera olmayınca Söylemesi zor. | Open Subtitles | أعتقد ذلك يصعب معرفة ذلك بدون كاميرات جانبية |
Her ne kadar Söylemesi zor da olsa. | Open Subtitles | على الرغم من أنه يصعب معرفة ذلك |
Ama burdan onları mahkum mu edeceklerini yoksa sadece köle mi yapacaklarını... söylemek zor. | Open Subtitles | يصعب معرفة الأمر من المشهد إن كانوا قبضوا عليهم كرهائن أم استعبدوهم |
Laboratuar testlerine dayanarak bunu söylemek zor. | Open Subtitles | يصعب معرفة ذلك من التجارب المخبرية. |
Evde neleri olduğunu bilmek zor bu yüzden kişisel bakım eşyalarına bakalım. | Open Subtitles | حسنا، يصعب معرفة ما لديها في ذلك البيت لذلك لنشتري لها شيء شخصي |
Bilirsin, aslında söylemesi biraz zor. Pencere, gün ışığı, hiçbir şey yok. | Open Subtitles | حقيقة، يصعب معرفة ذلك بلا وجود نوافذ أو أشعة شمس وكذا |
Söylemesi zor, çok şey atlattı. | Open Subtitles | يصعب معرفة ذلك لقد عانت الكثير |
Söylemesi zor. | Open Subtitles | يصعب معرفة ذلك |
Ama söylemek zor. | Open Subtitles | لكن يصعب معرفة ذلك |
söylemek zor. | Open Subtitles | يصعب معرفة ذلك. |
Suçlu olup olmadığını söylemek zor. | Open Subtitles | يصعب معرفة ما هو غير مذنب به |
Bunu bilmek zor çünkü LGBT karması kimlikleri savunmak ve gruplamak için tarihsel bir ihtiyaca cevap veriyor. | Open Subtitles | rlm; يصعب معرفة لأن خليط "إل جي بي تي" rlm; |
Bilirsin, aslinda söylemesi biraz zor. Pencere, gün isigi, hiçbir sey yok. | Open Subtitles | حقيقة، يصعب معرفة ذلك بلا وجود نوافذ أو أشعة شمس وكذا |