Neler olduğunu biliyorsun. Onunla yatıyor. Bir şeyler yap! | Open Subtitles | أنتِ تعلمين مالذي يجري، إنّه يضاجعها لتفعلي شيئاً حيال ذلك |
Onunla yatıyor. | Open Subtitles | إنه يضاجعها. |
Baron onu haftada bir beceriyor ve sonra da Palermo' ya dönüyor. | Open Subtitles | يضاجعها البارون مرة في كل أسبوع ثم يعود إلى باليرمو |
Onu burada mı beceriyor yoksa başka bir yerde mi beceriyor? | Open Subtitles | الأن هل يضاجعها هنا ؟ او يأخذها لمكان أخر ؟ |
Onu da bir kez sikiyor, bana saat 1.30'a kadar süre verecek şekilde. | Open Subtitles | لكنه يضاجعها مرة واحدة "ليمنحني الوقت لأكون في الـ "1: |
Bana arkadaş kalmak isteyen kızı göster, sana kiminle yattığını göstereyim. | Open Subtitles | فعلاً؟ أرني فتاة تريد ،أن تكون صديقتك فحسب وسأشير لك من يضاجعها |
Anlaşmamız şöyle olacak. Yeni en yakın arkadaşım Robin ve kimse ona çakmayacak. | Open Subtitles | إذن، هاكم ما سيحدث بالنسبة لها، (روبن) صديقتي المقربة الجديدة، ولن يضاجعها أحد |
Megerse her isviçre'ye gidisinde onu sikiyormus. | Open Subtitles | و التي اتضح أنها كان يضاجعها في كل مرة كانت تذهب فيها إلى سويسرا |
Meğerse her İsviçre'ye gidişinde onu sikiyormuş. | Open Subtitles | والذي اتضح أنه كان يضاجعها كل مرة تذهب فيها إلى (سويسرا) |
Bir gün eve geldiğimde o da oradaydı annemi hayvan gibi sikiyordu tokatlıyordu. | Open Subtitles | يوماً ما، عدت للمنزل وكان هناك و كان يضاجعها كحيوان و يصفعها |
Hatunla yatıyor. | Open Subtitles | وهو يضاجعها |
Eskiden kadını beceriyordu. Büyük ihtimalle şimdi de beceriyor! | Open Subtitles | لقد كان يضاجعها في الماضي، ومن المؤكد أنّه يضاجعها الآن |
Sanırım, karıyı çabucak beceriyor, ama... | Open Subtitles | أظن إنه يضاجعها بسرعة، لكنهيبقي.. |
Aman Tanrım, onu beceriyor. | Open Subtitles | يا إلهي، إنه يضاجعها |
Onu çatır çutur sikiyor, | Open Subtitles | لذا هو يضاجعها ويضاجعها |
- Evet. sikiyor da sikiyor, sikiyor da sikiyor. | Open Subtitles | لذا هو يضاجعها ويضاجعها |
Kiminle yattığını bilmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن أعرف من يضاجعها |
Evans'ın neden onunla yattığını görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية السبب في أن إيفانس)كان يضاجعها) |
Anlaşmamız şöyle olacak. Yeni en yakın arkadaşım Robin ve kimse ona çakmayacak. | Open Subtitles | إذن، هاكم ما سيحدث بالنسبة لها، (روبن) صديقتي المقربة الجديدة، ولن يضاجعها أحد |
Megerse her İsvicre'ye gidisinde onu sikiyormus. | Open Subtitles | و التي اتضح أنها كان يضاجعها في كل مرة كانت تذهب فيها إلى سويسرا |
Meğerse her İsviçre'ye gidişinde onu sikiyormuş. | Open Subtitles | واللي اتضح أنه كان يضاجعها (كل مرة تروح فيها لـ (سويسرا |
Belki de bu yüzden onu sikiyordu. | Open Subtitles | ربما لهذا السبب هو يضاجعها |