"يضعني في" - Translation from Arabic to Turkish

• da beni
• sokarsın ve bu

Bu da beni çok tatsız bir duruma sokuyor.
و هذا يضعني في موقف غريب فعلاً موقف غريب؟

Orada olsan da, olmasan da beni yine aynı pozisyona sokardı.
هو كان سوف يضعني في ذلك الوضع سواء كنت انت هناك ام لا

Bu da beni fidan gibi olmaya itecek.
يكونون طورال القامة ونحيفي الجسم وهذا يضعني في منتصف الطريق لأكون رشيقا

Eğer bir kez dahi olsun sınırı aşarsan beni tehlikeye sokarsın ve bu işe son veririm.
حسناً، لكن إن تجاوزت حداً واحداً يضعني في خطر فسأنهي الأمر بأكمله

Eğer bir kez dahi olsun sınırı aşarsan beni tehlikeye sokarsın ve bu işe son veririm.
حسنا, ولكن أن قمت بفعل أي شيء يضعني في موقف حرج سوف أنسحب من هذا الشيء بالكامل حسناً!

Arkadaşlarım ne düşündüğümü soruyor, ki bu da beni oldukça tuhaf bir duruma soktu.
ما رأيي بهذا؟ مما يضعني في موقف محرج جدًا

Arkadaş olduğunuzu biliyorum, bu da beni garip bir pozisyona sokuyor.
أنا أعلم أنكُم أصدقاء وهذا ما يضعني في موقف مُحرج

Moskova bana her zaman her şeyi söylemez ki bu da beni tuhaf bir duruma sokabiliyor.
.موسكو لا تقول لي دائماً كل شيء .والذي يمكن ان يضعني في وضع محرج

Antrenmanlarımı The Rock'ta yapıyorum bu da beni birçok şey için çok şanslı bir duruma getiriyor.
أنا اتدرب في " الروك" الآن وهذا يضعني في منافسة من أجل كل شي

Aslında eğer Linc ölürse sana Scylla'yı vermem için hiçbir neden kalmaz ve bu da beni, tam senden bir şeyler isteyecek duruma getiriyor.
حقيقةً، إذا مات (لينك)، ليس لديّ سبب (لإعطائك (سيلا و الذي يضعني في نفس الموقف الذي وصفته

Bu da beni Teksas Cumhuriyeti ile çıkmaza sokuyor.
ليس بميّت و ذلك يضعني في موقفٍ حرج مع جمهورية (تيكساس)