Randall ise peşimizde ve bizi öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | حاولنا إعادتها، لكن ووترنوز لديه مؤامرة الآن راندل يطاردنا ويحاول أن يقتلنا |
Biliyor musunuz, peşimizde çok kişi var yakında bir telefon bulup bir araç çağıramazsak bu geceden canlı çıkamayacağız. | Open Subtitles | أتعرفين، يطاردنا الكثير من الأشخاص... إذا لم نعثر على هاتف يعمل قريباً ونطلب المساعدة... لن ننجو من تلك الليلة |
Sorun yok, artık peşimizde değil. | Open Subtitles | الأمر على ما يرام هو لم يعد يطاردنا بعد الآن |
peşimize düşen polis. Dünya içindeki haç rozeti takıyor. | Open Subtitles | الشرطى الذى يطاردنا فهو يرتدى صليبا فى هذه المنطقه |
Şimdiye kadar biz onu avlıyorduk, ...artık o bizi avlıyor. | Open Subtitles | طوال هذا الوقت الذى كنا نطارده كان يطاردنا |
Neden sürekli bizim peşimizde olduğunu çözmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن فقط نحاول أن نعرف لماذا هو دائما يطاردنا ؟ |
Hâlâ peşimizde birilerinin olduğuna inanıyorsan tabii. | Open Subtitles | فقط إذا كنت مازلت تعتقد بأنّ أحدهم يطاردنا .. |
Yani bunca zamandır dev dino-kuşlar peşimizde miydi? | Open Subtitles | علمت ذلك اذا كل هذا الوقت يطاردنا طيور الديناصور ؟ |
Önce bizi Ainslee takip etti, sonra amcan... herkes bizim peşimizde. | Open Subtitles | أولاً مُطَارَدَة "أينسلي" لنا الآن عمّك يُطاردُنا الآن ، كُلّ شخص يطاردنا لَستُ سعيداً بشأن هذا |
Yoksa Frankfurt'taki adi herifler temyiz istemimizi reddetti diye tüm İnterpol peşimizde mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أن الأنتربول يطاردنا حقا؟ لأن هؤلاء الحمقى في فرانكفورت... |
Umurumuzda değil. O bizim peşimizde! | Open Subtitles | لا , لا نرغب بشئ فهو من يطاردنا |
Arka kapıdan çıktık.. Shridhar peşimizde. | Open Subtitles | سيدي لقد خرجنا من الباب الخلفي لكن "شريدار" يطاردنا |
Hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Bizim peşimizde adam. | Open Subtitles | لا أعلم شيء عنه غير أنه يطاردنا |
Foreman, sırf senin yüzünden peşimizde. | Open Subtitles | رئيس العمال يطاردنا بسببك أنت فقط |
Önce o bizim peşimize düşmüştü ve şimdi bizim onun peşine düşmemizin zamanı. | Open Subtitles | بالبداية كان يطاردنا و الان دورنا لنطارده |
İkimizin de geçmişleri peşimize takılıyor ve bu hayaleti gömmenin tek yolu kendini affetmek. | Open Subtitles | كلانا يطاردنا ماضينا، ولا وائد لهذا الشبح إلّا بمسامحة نفسك. |
- Yani Kurucu bizi avlıyor demektir bu. | Open Subtitles | ما يعني أن المؤسس يطاردنا. |
Yabancı bir şehirdeyiz, arabamız yok bir katil tarafından takip ediliyoruz. | Open Subtitles | إننا في مدينة أجنبية بدون سيارة يطاردنا قاتل |
Önce o bizi takip kovalıyordu şimdi biz onu kovalıyoruz. | Open Subtitles | بالبداية كان يطاردنا و الآن دورنا لنطارده |
Biri zamanın, bizi avlayan yırtıcı bir hayvan olduğunu söyledi. | Open Subtitles | شخص ما ذات مرة أخبرني أن الزمن أشبه بحيوان ضَارٍ يطاردنا جميعًا خُلْسَة طوال حياتنا، |
Biz her zaman kadınları kovalıyorduk şimdi kadınlar bizi kovalıyor. | Open Subtitles | نحن دائماً نطارد النساء والأن هن يطاردنا |
Eğer Jason'u geriye Freddy getirdiyse... bizim peşimizden gelmek için çok güçsüz... bu yüzden Jason'ı kullanıyor. | Open Subtitles | ماذا لو أن فريدي جعل جاسون يعود لأنه ضعيف من أن يطاردنا وحده فاستعمل جاسون |
Bizi hayatımızın sonuna kadar kovalamasını mı istiyorsun. Ben ona parayı veriyorum tamam mı? | Open Subtitles | أتريده أن يطاردنا لبقية حياتنا؟ |
Çünkü bizi avlamaya çalışan her neyse, ikimiz de ölene kadar buna devam edecek. | Open Subtitles | لأنه أيّاً كان ما يطاردنا سيستمرّ بمطاردتنا حتّى نموت كليـنا |