Gözünü bile kırpmadan Bayan Favor'u vurmalarını söyleyebiliyorsan... kim bilir bizim hakkımızda neler düşünüyorsundur. | Open Subtitles | لو أنك تستطيع أن تخبرهم بقتل السيدة فيفور دون أن يطرف لك جفن فأنا أتساءل عن شعورك تجاه بقيتنا |
Bu kadın tiyatrodaki yaratığı gözünü bile kırpmadan alt etti. | Open Subtitles | هذه هي المرأة التي واجهت ذلك المخلوق في المسرح دون أن يطرف لها جفن |
Siktir et onları. Gözlerini kırpmadan yalan söylerler. | Open Subtitles | تباً لهم إنهم يكذبون من دون أن يطرف لهم جفن |
Hotch'u tanıdığım süre boyunca bir kere bile göz kırpmadı. | Open Subtitles | طوال فترة معرفتي بـ (هوتش) لا أظنني رأيته يطرف بعينيه يوماً |
Gözünü bile kırpmadı. | Open Subtitles | لم يطرف بعينيه |