"يطعمها" - Translation from Arabic to Turkish

    • besliyor
        
    • beslemeyi
        
    • besliyordu
        
    • cırcırböceği ile beslemeye
        
    Babam, ben yokken onları besliyor. Keşke onları annemin evine götürebilsem. Open Subtitles أبي يطعمها عند غيابي أتمنى لو كان بوسعي أخذها لمنزل أمي
    İneği eliyle besliyor, şımartıyor, ona masaj yapıyor. Open Subtitles كان يطعمها بيديه.. يدللها ..
    Küçük bebek kaplumbağalar almıştım. Onları beslemeyi kimse bilmiyor. Open Subtitles لقد إشتريت للتو سلاحف صغيرة و لا أحد يعلم كيف يطعمها
    Adam kadını, beslemeyi reddediyordu. Open Subtitles لقد ... لقد رفض أن يطعمها
    Bu adada yaratıkla birlikte yaşıyordu. Onu besliyordu. Open Subtitles لا بد أنه كان يعيش هناك على تلك الجزيرة مع المخلوق , يطعمها...
    Joe onları besliyordu. Open Subtitles جو) كان يطعمها)
    Kertenkeleyi cırcırböceği ile beslemeye başladı ve çocuklar onu çok sevdi ve zamanımız doldu. Open Subtitles بدأ يطعمها الحشرات وأحبه الأطفال والوقت لا يكفي.
    Kendi kanıyla besliyor hem de. Open Subtitles في الحقيقة هو يطعمها بدمه
    Kertenkeleyi cırcırböceği ile beslemeye başladı ve çocuklar onu çok sevdi ve zamanımız doldu. Open Subtitles بدأ يطعمها الحشرات وأحبه الأطفال والوقت لا يكفي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more