Görünüşe göre birisi hayatımın videoya kaydedilecek kadar ilginç olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | كما يبدو فإن أحدهم يظن بأن حياتي هي مثيرة كفاية ليراقبني بالفيديو. |
Sanırım, bunun, ona dönmesi için bir şans olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | إنه يظن بأن هذه هي فرصته ليرد على إساءتها |
! Hangileriniz o kızların kaybolmasıyla bir ilgim olduğunu düşünüyor? | Open Subtitles | الآن، من منكم يظن بأن لي علاقة باختفاء الفتاتين؟ |
Çıktığı her kızın eşcinsel olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | يظن بأن جميع النساء اللواتي واعدهن تحولن إلى سحاقيات |
Terapiste gitmiyor, çünkü terapinin vakit kaybı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | هوَ لن يأتي لأنه يظن بأن المعالجة النفسية مضيعةٌ للوقت. |
Hala, güvenlik sisteminin yetersiz olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | ما زال يظن بأن نظام أمنه قد أبيد |
Galiba, John Watson, aşkın benim için bir gizem olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | اعتقد من أن (جون واتسون) يظن بأن الحب مبهم بالنسبة لي |
Peri tozunun, bizim için çok güçlü olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه يظن بأن الغبار قوي جدًا |
Bir yanının hala Peter ile olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | هو يظن بأن ولائك لازال تابعاً لمعسكر ـ (بيتر) ـ اوه ، إذاً .. |
Ve benimle olmanın tek sebebinin Jen'in beni elde etmesini istememen olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | وهو يظن بأن السبب الوحيد لكونكِ معي، هو أنكِ لا تريدين من (جين) أن تحصل علي. |
Ulaşım Güvenlik Dairesinin peşinde olduğunu düşünüyor. - Gözaltına aldınız mı? | Open Subtitles | T.S.A يظن بأن تتعقبه |