"يعتقدون أني" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğumu düşünüyor
• olduğumu düşünüyorlar
• düşündükleri
• olduğumu sanıyorlar

Yani on siyah polisten altısı benim ırkçı pisliğin teki olduğumu düşünüyor.
إذن 6 من كل 10 ضباطٍ سُود يعتقدون أني وغدٌ عنصري

Alaska, biz hiç tanışmadık, ama herkes senin en iyi arkadaşın olduğumu düşünüyor.
الاسكا نحن لم نلتقي قبلاً لكن الجميع يعتقدون أني أعز صديقاتك

Benim gerçekten adi birisi olduğumu düşünüyorlar.
يعتقدون أني أحمق ، بالفعل يظنّونني هكذا.

Benim hasta olduğumu düşünüyorlar çünkü bazen mikropların görüntüsüne dayanamadığımdan, yemiyorum.
يعتقدون أني مريضة لاني لا أستطيع أن أستحمل منظر الجراثيم لأني بعض الأوقات لا أود أن أأكل

Herkesin işimde ilerlemek için zor yoldan çalıştığımı düşündükleri sırada?
أدع الجميع يعتقدون أني احاول الوصول إلى القمة من خلالك

Ben herkes düşündükleri kadar iyi olduğumu bilsin ama öyle düşündüklerini bildiğimi bilmesin istiyorum.
حسناً, أريد الجميع أن يعلموا أني جيدة بقدر ما هم يعتقدون أني كذلك بدون أن يعلموا أنني أعلم أنهم يعتقدون ذلك

Ne düşündüklerini biliyorum. Asla doğru dürüst şarkı yazamayacak bir odun olduğumu sanıyorlar.
أعلم بأنهم يعتقدون أني ذلك المأجور الذي يكتب الأغاني من أجل كسب المال.

Sayende bütün okul benim hakkımdaki her şeyi biliyor ve hepsi de büyük bir yalancı olduğumu düşünüyor.
الشكر لك ، كل من في المدرسة يعلمون كل شئ عني وكلهم يعتقدون أني كاذبة كبيرة

Yakınlık, hâla onlardan biri olduğumu düşünüyor.
الجماعة ما زالوا يعتقدون أني واحداً منهم

İnsanlar benim güçsüz olduğumu düşünüyor.
الناس يرونني و يعتقدون أني ضعيفة

Ama benim kendi çocuklarım bile hergele olduğumu düşünüyor.
فأولادي يعتقدون أني نذل

Katliamların birinden benim sorumlu olduğumu düşünüyor olabilirler.
ربنا يعتقدون أني مسئول عن مذبحة ...

Hala onlardan biri olduğumu düşünüyorlar. İçeri girerim, Collier'ı kurtarırırım, bundan sonra ne planladıklarını öğrenebilirim.
إستعادت قدراتها يعتقدون أني أحدهم

Onlar kanıt istiyor. Benim suçlu olduğumu düşünüyorlar.
سيطلبون دليلاً، فهم يعتقدون أني المجرم

Onlar benim basit olduğumu düşünüyorlar.
يعتقدون أني معتوهه

Demek istediğim, benim bir... hain olduğumu düşünüyorlar.
أعني، أنهم يعتقدون أني خائن

Aptal olduğumu düşünüyorlar.
يعتقدون أني بلهاء.

Seni etkilediğimi düşündükleri için o DVD'yi yolladılar.
لقد أرسلوا لك ال دي في دي لأنهم يعتقدون أني أأثر عليك

Deli olduğumu sanıyorlar.
يعتقدون أني مجنون.

Şimdi ise senin izinde olduğumu sanıyorlar.
الآن يعتقدون أني أقتفي أثرك