Sebepsiz yere evden atıldığını söylüyor. Zavallı bir dul ve ona bakacak kimsesi yok. | Open Subtitles | إنها أرملة مسكينة و ليس لديها من يعتني بها |
Zavallı bir dul ve ona bakacak kimsesi yok. | Open Subtitles | إنها أرمله مسكينة و ليس لديها من يعتني بها |
Sara dayanmaya çalışıyor, ihtiyar da onunla ilgileniyor. | Open Subtitles | (سارة) ما زالت صامدة، و(غراي) يعتني بها. |
Jack onunla ilgileniyor. | Open Subtitles | جاك يعتني بها. |
Ona göz kulak olacak senin gibi birine sahip olduğu için çok şanslı. | Open Subtitles | فتاة خاصة محضوضة بوجود شخص مثلك يعتني بها |
- Umarım birileri ona bakar. | Open Subtitles | -أتمنى أن يكون هناك من يعتني بها |
Mesajımda Ghandhiji'nin ona baktığını söylemiştim. | Open Subtitles | قلت في رسالتي ، بأن غانديجي يعتني بها |
Cindy sadece onunla ilgilenecek birini istedi. | Open Subtitles | انها فقط تريد شخصاً ما يعتني بها |
Ve bensiz... ona bakacak kimsesi kalmaz. O yüzden... | Open Subtitles | وبدوني، فلن تجد أيّ أحد يعتني بها. |
Çocuğunu yalnız başına büyütüyordu. Şimdi ona bakacak kimsesi... | Open Subtitles | -كانت أمّ عازبة، الآن لا أحد يعتني بها |
ona bakacak birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | تحتاج من يعتني بها |
ona bakacak birini buldu." | Open Subtitles | سيكون هناك من يعتني بها |
ona bakacak birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | تحتاج من يعتني بها |
Ama dinlenmesi gerek ve birinin ona göz kulak olması gerek. | Open Subtitles | لكنها ستحتاج للراحة على أحدهم أن يعتني بها |
Frank dedi ki, kadının babası ondan kadına göz kulak olmasını istemiş. | Open Subtitles | قال فرانك ان ابوها طلب منه ان يعتني بها |
- Umarım birileri ona bakar. | Open Subtitles | -أتمنى أن يكون هناك من يعتني بها |
- ...ve ona baktığını söylemiş. | Open Subtitles | و أنه كان يعتني بها |
Ama Jim'in annesi, her zaman onunla ilgilenecek. | Open Subtitles | (لكن ، تعرفين ، إنها أم (جيم و هو دائماً يعتني بها |