Sinyor Ascanio'nun çantasında Kont'a sunduğu bir şey vardı. | Open Subtitles | السيد أسكانيو كان معه شئ فى الحقيبه وكان يعرضه على الكونت |
Güçlerini toplamak için verdiği zararı geri ödemek için ne öneriyor? | Open Subtitles | ما الذي يعرضه الآن لإعادة دفع الضرار التي سببها تنامي قواته |
Bana önerdiği tüm bu saçmalıkları. | Open Subtitles | بكل هذا الهراء الذي يعرضه عليّ؟ |
Ya Monte'nin teklifini kabul edersin ya da gidersin bu kadar basit. | Open Subtitles | يمكنك أن توافق عمّا يعرضه (مونتي) أو يمكنك الرحيل. ببساطة. |
- Sana ne öneriyorsa, Greendale şey, iki katını veremeyiz. | Open Subtitles | أيا كان ما يعرضه عليك "لا يمكننا مضاعفته في "جريندييل |
Bu beylerin bugün onlarla dağı geçmemi özendirecek sunabilecekleri para yok. | Open Subtitles | لا مال قد يعرضه هؤلاء السادة سيجعلني أعبر بهم الجبل اليوم. |
Alkol, sosyalleşmenin yanında barın sunduğu bir şeydir sadece. | Open Subtitles | الكحول مجرد مسهل لكل ما يقابله المرء و يعرضه البار |
Şuana kadar konuştuklarımız, sadece görünür spekturumda, gözümüzle görebildiğimiz kadarı. Evrenin bize sunduğu ufacık bir kısım. | TED | الآن، بسبب أن كل ما قمت بذكره يستخدم إلى حد كبير المجال المرئي، فإن الأمور التي باستطاعة أعينكم رؤيتها فقط، وتلك الشريحة الصغيرة جداً، هي شريحة صغيرة جداً جداً مما يمكن للكون أن يعرضه. |
Otoriter disiplinin sunduğu tüm faydalardan yararlanacaksın. | Open Subtitles | أنت سوف تستفيد مما يعرضه الإنضباط التام |
Massimo sana paslı kançalardan daha zarif bir şey öneriyor. | Open Subtitles | ما يعرضه (ماسيمو) أكثر رقي من زوجٍ من العقافات الصدئة |
Ne öneriyor? | Open Subtitles | ما الذى يعرضه ؟ |
Teorik olarak ama Graham'ın önerdiği şey çok fazla ve çok yakın zamanda. | Open Subtitles | نظرياً , لكن ما يعرضه (جراهام) سابق لأوانه |
- Ama bütün önerdiği bu. | Open Subtitles | -لكن هذا فقط ما يعرضه . |
Ya Monte'nin teklifini kabul edersin ya da gidersin bu kadar basit. | Open Subtitles | يمكنك أن توافق عمّا يعرضه (مونتي) أو يمكنك الرحيل. ببساطة. |
McCurdy'nin teklifini kabul edip taşının. | Open Subtitles | فلتقبلي إذن بما يعرضه (مكوردي) و لترحلي بعيداً من هنا |
Sana ne öneriyorsa, Greendale daha azını verecek ve bir de özür. | Open Subtitles | أيا كان ما يعرضه عليك في "جريندييل" سنعرض أقل بالإضافة لإعتذار |
Bu beylerin bugün onlarla dağı geçmemi özendirecek sunabilecekleri para yok. | Open Subtitles | لا يمكن لأي مال يعرضه السادة علي، سيجذبني لعبور الجبال معهم اليوم. |
Bir Ninja olarak, bir noktayı belirtmem gerekir ki başkasının verdiği şeyi asla içmem. | Open Subtitles | بصفتي نينجا، فإنّي لاأتناول شراباً يعرضه عليّ شخصٌ لا أعرفه. |