"يعرفوني" - Translation from Arabic to Turkish

• tanıyorlar
• tanır
• tanırlar
• tanımıyor
• tanıyanlar
• tanıyan
• tanıyorlarmış
• tanıyorlardı
• tanıdıklarını
• tanımayanlarınız
• tanıyor
• tanımıyorlardı
• tanımasalar

Beni McDonalds'ın Yönetim Kurulu Başkanı kadar tanımasalar da, bu markayı tanıyorlar.
يعرفون ذلك حتـّى إذا لم يكونوا يعرفوني أو يعرفوا الجنرال المصنـّع للمخدرات

Orada çalışanlar. Sekreterler, müdürler. Hepsi beni tanır.
الناس الذين يعملون هناك السكرتيرات , العاملون , جميعهم يعرفوني

Gidip şu çocuklarla bir konuşayım. Beni tanırlar, ben onlardan biriyim.
دعنيأتحدثهؤلاءالرجال، إنهم يعرفوني و أنا واحد منهم

Çoğunuz muhtemelen beni tanımıyor ve Lumpy'yi nerden tanıdığımı da bilmiyor.
أعرف بأن الكثيرين لا يعرفوني أو يعرفون كيف أعرف "لامبي"

Beni biraz tanıyor olmalısın, ama beni tanıyanlar bilirler ki ben böyle şeyleri unutmam.
ربما تعرفين القليل عني لكن من يعرفوني يعرفون أنني أتكذر مثل هذه الأشياء

Tabii böyle bir komplo, beni çok iyi tanıyan ve mutluluğuma çok önem veren insanların katılımıyla gerçekleşebilir.
بالطبع, مثل هذه المؤامرة تتطلب مجموعة من الناس, يعرفوني جيداً ويهتمون بسعادتي هذا القدر,

Daha önce merhabam olmayan insanlar sanki beni tanıyorlarmış gibiler.
الأشخاص الذي لم أتحدث معهم مطلقا يقولون مرحبا لي كما لو كانوا يعرفوني دائما

Uzun süredir gelip gittiğim için beni tanıyorlardı.
لقد بقيت هناك لفترة طويلة. لذا فهم يعرفوني.

Bütün bu insanlar niçin beni tanıdıklarını düşünürler?
لم يشعر الكل أنهم يعرفوني ؟

Beni tanımayanlarınız varsa...
بالنسبة لهؤلاء الذين لا يعرفوني

Tamamdır, bak, oraya üç erkek gitmek isterdim, ...ama beni tanıyorlar.
حسناً، اسمع، أنا سأذهب معكم هناك لكن أولئك الرجال يعرفوني

Bu insanlara biraz tuhaf gelmeyecek mi, sonuçta müdür olarak beni tanıyorlar?
ذلك سيُربك الناس قليلاً لأنهم يعرفوني كـمدير.

Beni çok iyi tanıyorlar artık.
أنهم يعرفوني جيدا بما فيه الكفاية حتى الآن.

Bak, burada bu sorun olmaz. Hepsi beni tanır. Sorun yok.
لاتقلق, إنهم يعرفوني هنا كل شيء على مايرام

Bu civarda bir sürü insan tanır beni.
الكثير من الناس في ذلك الحيّ يعرفوني

Giysin konusunda endişelenme. Beni tanırlar.
لا تقلق بشأن ملابسك، إنهم يعرفوني

Hayır, her şey isimsizdi. Ben onları tanımıyorum. Onlar beni tanımıyor.
كلاّ، كلّ شيءٍ كان مجهول المصدر، فلا أعرفهم، ولا يعرفوني...

Beni tanıyanlar blöf yapmadığımı bilir, Lord Benton.
من يعرفوني، يعرفوني أني لست مخادع يا لورد بينتون

Buraya gelip beni tanıyan insanlarla vakit geçirmek çok güzel.
انه فقط رائع الحضور هنا وقضاء قليلا من الوقت مع ناس يعرفوني

Ve polisi aradın. O kan emicilerin arazime doluşmalarına ve sanki beni tanıyorlarmış gibi gelip kapımın zilini çalmalarına neden oldun.
أنتِ سبب وجود أولئك الأوغاد في فنائي ويدقون بابي وكأنهم يعرفوني

O üç adam benim komşumdu beni tanıyorlardı.
وهناك جيراني يعرفوني

Beni tanıdıklarını sanıyorlar.
-يظنون أنهم يعرفوني

Beni tanımayanlarınız için evliliğe en çok inananlardan değilim.
للذين لا يعرفوني... لست أكبر مؤمن في الزواجِ.

Beni tanımıyorlardı bile.
لم يكونوا يعرفوني حتى