"يعرف شيئاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bir şeyler biliyor
        
    • bir şey biliyor
        
    • hiçbir şey bilmiyor
        
    • bir şey bilmiyor
        
    • şeyler biliyordur
        
    • haberi
        
    • şey bildiği
        
    • şeyler bilen
        
    • şey bilmediğini
        
    • bir şey bilmiyordu
        
    • hiçbir şey bilmiyordu
        
    Oğlu Bir şeyler biliyor olabilir. Onu tekrar denemek istiyorum. Open Subtitles الأبن ربما يعرف شيئاً أخر سأذهب وأحاول معه مرة أخرى
    Sırf bizim hakkımızda Bir şeyler biliyor diye ne yaptın? Open Subtitles . فقط لمجرد أنه يعرف شيئاً عنا ، وما فى ذلك ؟
    Tekne asla gelmeyecek diyordu. Öyleyse bir şey biliyor! Open Subtitles إذن إنه يعرف شيئاً ما إنه ليس مجنوناً كما نظنه
    Sadece konuşmak istediğinizi söyleyin, bakalım kadınların peşindeki muhteşem zeka hakkında bir şey biliyor mu. Open Subtitles أخبروه أنكم تودون التحدث إليه فحسب لتروا إن كان يعرف شيئاً عن الشخص البارع الذي يطارد هؤلاء النساء
    Bak, etrafımdaki kimse bunun hakkında hiçbir şey bilmiyor. Open Subtitles أنظر, لا أحد في الأنحاء يعرف شيئاً عن هذه
    Sürgündeki FLN başkanı ile görüştüm, ama o da bir şey bilmiyor. Open Subtitles تكلمت مع رئيس منفي سابق للجبهة، لكنه لا يعرف شيئاً
    Evet, herkes duydu ama senin gibi güçlü bir adam bir şeyler biliyordur. Open Subtitles نعم، حسناً،الجميع سمع به لكن، رجل قوي مثلك لا بد أنه يعرف شيئاً
    Bütün çalışanlarla tek tek konuş. Birileri Bir şeyler biliyor olmalı. Open Subtitles اسألوا كل موظف ولا تتركوا واحداً لا بد أن أحدهم يعرف شيئاً
    Onunla konuşmalısın. Raymond'ın cinayeti hakkında Bir şeyler biliyor. Open Subtitles عليك التكلم معه، إنه يعرف شيئاً عن مقتل ريموند
    Atların etrafında çalışıyorsa, o zaman Bir şeyler biliyor olabilir. Open Subtitles حسناً ، إنّه يعمل حول الخيول فأعتقد أنّه قد يعرف شيئاً
    Birileri Bir şeyler biliyor ama konuşmuyor. Open Subtitles لابد أن هناك أحد ما يعرف شيئاً ولكن لا يتكلم فحسب
    Öyle olunca düşündüm de o dün senin orada devraldığın cinayetle ilgili bir şey biliyor olabilir. Open Subtitles ممّا يجعلني أعتقد أنّه قد يكون يعرف شيئاً عن جريمة القتل التي استلمتها البارحة.
    Düşün. Eğer gerçekten bir şey biliyor olsaydı soru soruyor olmazdı. Open Subtitles فكّر، لو كان يعرف شيئاً مؤكداً، لم يكن ليطرح الأسئلة.
    Polis banka müdürüyle konuşmuştur ve adam kiralık kasaları çalan şüpheli hakkında bir şey biliyor olabilir. Open Subtitles من المؤكد أنّ الشرطة قد تحدثت مع مدير المصرف الذي تتعامل معه لذلك قد يعرف شيئاً .. عن المشتبه به في سرقة صناديق الإيداع
    Kimse hiçbir şey bilmiyor. Bunların hepsi salak. Open Subtitles .لا أحد يعرف شيئاً , نفس الحمقى يعيشون هنا
    Dışarda onu bekleyen tehlikeler hakkında hiçbir şey bilmiyor. Open Subtitles لا يعرف شيئاً عن الأخطار خارج أسوار جحره
    O da işe yaramayan soy zincirini kırma dışında bir şey bilmiyor. Open Subtitles ، انه لا يعرف شيئاً سوى أن تنقية الدم لن تفلح
    Oh, hayır, hala deli olduğunu düşünüyorum, ama eğer "siyah nokta sesi" kapatılıyorsa, bir yerlerde, birileri, bir şeyler biliyordur. Open Subtitles لازلت أظن بأنك مجنون ولكن إذا أغلقوا نقطه البلاك بوينت فكرت بأنه هناك شخصاً ما يعرف شيئاً
    Şu kamyondan haberi olan birileri var mı bak bakalım. Open Subtitles وحاولي معرفة إذا كان هناك أي أحد يعرف شيئاً عن هذه الشاحنة.
    Bu oğlanın bir şey bildiği yok. Open Subtitles هذا الصبي لا يعرف شيئاً
    Bir şeyler bilen insanlar ya ölü ya da konuşmuyor. Open Subtitles وأي أحد يعرف شيئاً إما ميت , أو لا يتحدث.
    Çocukcağız ısrarla asker hareketleri ya da casuslarla ilgili bir şey bilmediğini söylüyordu. Open Subtitles أصر الفتى المسكين أنّ كان لا يعرف شيئاً عن تحركات الجنود أو الجواسيس.
    Herif konuşmak istememişti. Sorsan bir şey bilmiyordu. Open Subtitles أبى هذا الرجل الكلام، ولم يعرف شيئاً
    Onunla niye bir anlaşma yapmadılar, çünkü hiçbir şey bilmiyordu veya çok şey biliyordu. Open Subtitles لماذا لم يعقدوا معه صفقة ألأنه لا يعرف شيئاً أم لأنه يعرف أكثر من اللزوم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more