"يعلب" - Translation from Arabic to Turkish

• oynuyor

Hâlâ suçlularla kart mı oynuyor yoksa?
-ألازال بالخارج، يعلب لقمار مع المجرمين؟

İki takım birbirlerine karşı mı oynuyor?
حسنًا (ماك) يعلب كرة السلة بمرفقه هذا ما حدث

Graystone büyük oynuyor. Tekrar toparlar.
(جرايستون) يعلب على المدى البعيد، سوف يعود

Ben Daimand, Miami'ye geri dönüyor ve Miramar'da kağıt oynuyor.
(بن دايموند) عاد إلى "ميامي" يعلب الورق في "ميارامار"

Bu neden bu oyunları oynuyor?
لماذا يعلب تلك الألعاب؟

Luke bu oyuna bayılacak. Şuan dışarıda oyun oynuyor.
(لوك) سيحب ذلك إنه يعلب بالخارج

- David tenis mi oynuyor?
-ديفيد) يعلب كرة المضرب؟