"يعلمك" - Translation from Arabic to Turkish

    • öğretmedi
        
    • öğretecek
        
    • öğreteceğim
        
    • öğretti
        
    • öğretiyor
        
    • öğretmek
        
    • öğretmesi
        
    • öğretmediler
        
    • öğretebilirim
        
    • bilmeni
        
    • öğretmeli
        
    • öğretemez
        
    • size
        
    • öğreten
        
    • öğretmiyor
        
    Akademide kimse sana daha ılımlı ateş etmeyi öğretmedi mi? Open Subtitles ألم يعلمك أحد فى الأكاديمية كيف تطلق النيران بتحفظ ؟
    Ailen masada nasıl davranacağını hiç mi öğretmedi? Open Subtitles ألم يعلمك والداك كيف تتصرفين بأدب على المائدة ؟
    Sana nasıl top kaybedilmeyeceğini öğretecek biri varsa, o da budur. Open Subtitles اذا كان هناك شخص سوف يعلمك الاستلام تحت الضغط، انها هي.
    Şimdi sana suç mahallii ile ilgili bir iki şey öğreteceğim Open Subtitles الآن انا ذاهب الى يعلمك شيئا أو اثنين عن مسرح الجريمة.
    İstediğini yaptırabilmek için insanların zayıf noktalarını yakalıyorsun Tanrın sana bunu yapmanı mı öğretti? Open Subtitles أنت فريسة على نقاط الضعف الناس، حملهم على فعل ما تريد. هل يعلمك الله بك أن تفعل ذلك؟
    Fakat 11 çocuktan biri ve 10 kardeşe sahip olmak size güç yapısı ve müttefiklik hakkında çok şey öğretiyor. TED أن تكون من بين 11 طفلًا ولديك 10 أشقاء يعلمك الكثير عن هياكل القوة والتحالفات.
    Kafanızda kitapla nasıl yürüneceğini kimse öğretmedi mi size? Open Subtitles ألم يعلمك أحد من قبل كيف تمشين مع وجود ماكينة خياطة فوق رأسك ؟
    Baban, böyle bir iş için bir çocuk gönderilmeyeceğini öğretmedi mi? Open Subtitles الم يعلمك ابوك الا تبعث بفتى ليؤدي مهام الكبار... .. ؟
    Kimse sana bunu ahlaki olarak yanlış bir şey olduğunu öğretmedi mi, birini öldürmenin günah-- Open Subtitles ألم يعلمك أحد أن هذا خطأ أخلاقى ، إنها خطيئة أن
    Üvey anne babanız size insanların mallarına saygıyı öğretmedi mi? Open Subtitles أم يعلمك والدك بالرعاية أفضل من ذلك ؟ ألم يعلمك احترام ملكية الآخرين ؟
    Ailen büyüklere saygıyı öğretmedi mi? Open Subtitles ألم يعلمك أبواك احترام الأكبر منك سناً ؟
    Seni aptal. Kimse sana engelleme protokolünü öğretmedi mi? Open Subtitles ايها الاحمق , الم يعلمك احد نظام الاعتراض ؟
    Benim sesim size tabiat ananın içinde olanları öğretecek. TED وصوتي هو ما سوف يعلمك عن ما بداخل أمّنا الأرض.
    Nesnelerin içinden geçmekten başlayarak sana bildiğim her şeyi öğreteceğim. Open Subtitles أنا ستعمل يعلمك كل شيء وأنا أعلم، بدءا من مراحل.
    I kuş nasıl yanı içki öğretti görüyoruz. Open Subtitles أرى أن ألطائر يعلمك كيف يمكنك أن تشرب أيضًا
    Gerçeğe dayalı kişisel koruma, patlamalarda nasıl hayatta kalacağınızı öğretiyor, hafif silah saldırıları, keskin nişancı saldırıları, kimyasal saldırılar. Open Subtitles هذا مكان فن الدفاع عن النفس يعلمك كيف تنجو من القنابل, هجمات الجند والقناصين الهجمات الكيميائية كلها نغطيها
    Seni itip kakmak, birşeyler öğretmek bana düşecek. Open Subtitles صفعك حول، تحصل عليك في الشكل، يعلمك أشياء.
    Birinin sana bu topraklardaki yasaları öğretmesi gerekiyor. Open Subtitles ايها المهاجر يجب على شخص ما أن يعلمك قوانين هذه الدولة
    Yüzme bilmediğine inanamıyorum. Askerde öğretmediler mi sana? Open Subtitles انا لا أصدق انك لا تستطيع السباحه ألم يعلمك الجيش ؟
    Tamam, sana, en az hasara yol açacak şekilde ne öğretebilirim? Open Subtitles حسنا، ماذا يمكنني أن يعلمك ذلك سأفعل أقل قدر من الضرر؟
    Ve neyin nasıl olduğunu öğrenmek istiyorsan bunları ben de bilmeni isterim. Open Subtitles و إذا كنت تريدين أن تعرفى كل شئ ، فأنا من يريد أن يعلمك بها
    Küçük kız, birisi sana kapıyı çalmadan... bir odaya girmemeyi öğretmeli. Open Subtitles أيتها الفتاة الصغيرة ، ينبغى أن يعلمك أحدا ان تقرعى الباب قبل ان تدخلى
    Sana kimse Chen Jia boksunu öğretemez. Open Subtitles ليس هناك طريقة أي شخص سوف تشن جيا يعلمك الملاكمة
    0nun işi kaytardığını gördüğüm anda size ilk haber verecek olan benim. Open Subtitles الآن ، في اللحظة التي أراه تجنب العمل وسأكون أول من يعلمك
    Sana İngilizce öğreten biri. Open Subtitles ذاك الذي يعلمك اللغة الإنجليزية؟
    Televizyon küfür öğretmiyor, ne de olsa. Open Subtitles بما أن التلفزيون لا يعلمك كلمات السب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more