"يعملوا" - Translation from Arabic to Turkish

    • çalışıyorlar
        
    • işe
        
    • çalışıyor
        
    • çalışan
        
    • çalışmaları
        
    • çalışması
        
    • çalışmaya
        
    • çalışsınlar
        
    • çalışmazlar
        
    • çalışmalarını
        
    • çalıştıklarını
        
    • çalışmayı
        
    • çalışırlar
        
    • çalıştırmak
        
    • yapabilirler
        
    Hala üzerinde çalışıyorlar. Open Subtitles حسناً؟ هم مازالوا يعملوا عليه هو لا يريد الإستسلام
    Birkaç engelleme büyüsü var ama sadece bağlanmış çekirgede işe yarıyor. Open Subtitles هناك اثنان من تعويذة الجدار ولكنهم فقط يعملوا علي موضع ثابت
    Yani iki kurbanımızda aynı sağlık şirketi için çalışıyor. Open Subtitles إذاً، الضحيتان يعملوا لنفس شركة العناية الطبية
    Bazı insanlar her şeyi mahvediyor Tanrı'ya şükür, çalışan insanlar da var. Open Subtitles بعض الناس يفسدُ كل شئ، لكن الشكر لله بعض الناس يعملوا بجد.
    Bu yüzden onlara, tıp fakültesini geçmek istiyorlarsa birlikte çalışmaları gerektiğini tavsiye edeceksin. Open Subtitles لذا ستنصحهم أنهم إن أرادوا النجاح في كلية الطب، عليهم أن يعملوا سوية
    İşsizlik sigortası ödeyeceğimize insanların çalışması daha iyi. Open Subtitles من الأفضل للناس أن يعملوا على أن يتلقوا معونات من الحكومة
    İnsanların kraliyet aileleri için çalışmaya karar verince güç dengesini değiştirdiler. Open Subtitles قومك غيّروا ميزان القوة عندما قرروا أن يعملوا لصالح العائلات الملكية
    Ve bu da şunu düşünmemi sağlıyor. Ne olursa olsun Linuxla çalışsınlar istedim. Open Subtitles وهذا يساعدني لأني أردت أن يعملوا اللينكس على أية حال
    Yönetim böyle şeylerle dolu, yıllardır böyle ve bu şekilde çalışmak zorundayız çünkü açığa çıkarırsak bizimle artık çalışmazlar. Open Subtitles السلطة الفلسطينية تعج بكل هذا الاشياء لسنوات ونحن مضطرين للعمل معها واذا استبعدناهم لن يعملوا معنا مجدداً
    Partnerlerinden ya da eşlerinden ev dışında çalışmalarını ve kendileri kadar kariyerlerine bağlı olmalarını bekliyorlar. TED يتوقعون من شركائهم وزوجاتهم أن يعملوا خارج المنزل وسيكونون ملتزمين بالوظائف بقدر التزام شركائهم.
    Kimlerle çalıştıklarını ve ne tür araştırmalar yaptıklarını bilmem gerek. Open Subtitles أريد معرفة مع من كانوا يعملوا وأي نوع من الأبحاث كانوا يعملون عليه
    Şuna bak! Bir karınca hattı! Bir takım gibi çalışıyorlar! Open Subtitles انظر الى هذا انه خط من النمل انهم يعملوا كفريق واحد
    Polis birkaç ipucu bulduğunu söyledi ve soruşturmayı sonuçlandırmaya çalışıyorlar. Open Subtitles الشرطة تؤكد ان لديهم عدة أدلة يعملوا عليها الآن في التحقيق لحل هذه المسألة
    Burada ayrıca bir inanış da gecekondudaki ailelerin çocuklarının okula gitmesiyle ilgilenmediği, onlar daha çok çocukları işe koymayı tercih ediyor. TED كما توجد هناك أسطورة اخرى بأن الأهالي الذين هم من الأحياء الفقيرة ليسوا مهتمين بأخذ أطفالهم للمدارس يفضلون أن يجعلونهم يعملوا
    Bu tip bir işe kalkışmasınlar diye adamlarıma hep ekstra ödedim. Open Subtitles لسنوات دفعت أتعابا اضافية لرجالى حتى لا يعملوا بها
    Balistik hâlâ kurşun üzerinde çalışıyor. Open Subtitles فريق المقذوفات مازالوا يعملوا على الرصاصة
    Patlamada klonlar öldü, savaş gemilerinde, sivillerle birlikte bakım klonları da çalışıyor. Open Subtitles مستنسخين الصيانة الذين يعملوا فى المقاتلات كالمدنين
    Bu, belirli bir problem üzerinde çalışan biliminsanlarının kollektif bilgeliğine, kollektif bilgisine, kollektif çalışmasına dayanır. TED انها قائمة على المعرفة و الحكمة الجماعية لكل العلماء الذين يعملوا في مشكلة محددة
    Onları mutantlardan koruruz, ama çalışmaları gerek. Onları çalışırken gördük. Open Subtitles ـ ولكنهم يجب أن يعملوا ـ لقد رأيناهم يعملون
    Onun emeklilik projesi olması gerekiyordu üzerinde çalışacağı bir şey, ama başkalarına çalışması için para ödediğine kesinlikle eminim. Open Subtitles شئ ما يعمل عليه لكني متأكد جداً حتى الآن أنه دفع المال لأشخاص آخرين كي يعملوا عليه
    Ve asla gelmeyecek hisse opsiyonları için çok ucuza çalışmaya razıydılar. TED وكانوا مستعدون أن يعملوا برواتب قليلة، لأسهم لم تأتي بعد.
    Dört numaralı bölümü su bassın. Karanlıkta çalışsınlar. Open Subtitles حاكي الفيضان, المقصورة أربعة اجعلهم يعملوا في الظّلام
    - Bedava çalışmazlar, özgürlüğüne kavuşmuş olanlar bile. Open Subtitles إنهم لن يعملوا مجاناً ولا حتى المعتقون
    Dördüncü kompartımanda su baskını simülasyonu yapın. Karanlıkta çalışmalarını sağla. Open Subtitles حاكي الفيضان, المقصورة أربعة اجعلهم يعملوا في الظّلام
    Abayı yaktığın rozetli özne Interpol'le çalıştıklarını söylemişti. Open Subtitles المحقّقة قالت أنّهم يعملوا مع الإنتربول.
    Bu gerçekten içime doğan birşeyi doğruladı: seyirci aslında yemeği için çalışmayı ister. TED لقد أكدت شيء كان عندي حدس بخصوصه، وهو أن الجمهور يريد حقا أن يعملوا من أجل طعامهم.
    Bence onlara daha nazik davranırsan daha hızlı çalışırlar değil mi? Open Subtitles اعتقد انه اذا كنت ألطف معهم قد يعملوا بشكل أسرع لك، أليس كذلك؟
    Demek istediğim, o sizin gibi aptalları çalıştırmak için tutar. Open Subtitles أعنى , أنه يستأجر مغفلين مثلكم لكى يعملوا لديه
    Belki onun için bir istisna yapabilirler. Open Subtitles لها، انهم قَدْ يعملوا إستثناءاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more