"يعمل لدى" - Translation from Arabic to Turkish

• için çalışıyor
• için çalışan
• için çalışıyordu
• için çalışıyormuş
• için çalışmıyor
• için çalıştığını
• da çalışıyor
• de çalışıyor
• çalışan bir
• için çalışmış
• da çalıştığını
• için çalışıyorsa
• hesabına çalışıyor

Raj artık Sheldon için çalışıyor, artık ona şoförlük yapmak zorunda değilim.
بما أن راج يعمل لدى شيلدون فلا يتحتم علي توصيله بعد الآن

Anson için çalışıyor olabilir; fakat Benny de pekala Anson tarafından gözetleniyor olabilir.
قد يكون يعمل لدى آنسون لكن ممكن أن يتجسس آنسون بسهولة على بيني

Yani bu herif, o herife söylüyor, o herif, başka bir herife söylüyor sonunda Kral için çalışan birinin kulağına gidiyor ve...
حسنا هذا الرجل اخبر ذلك الرجل وذلك الرجل اخبر رجل آخر في النهاية ، هذا يرجعنها الى الشخص الذى يعمل لدى الملك

Laf dönüp dolaşıp King için çalışan birinin kulağına gelmiş ve..
في النهاية ، هذا يرجعنها الى الشخص الذى يعمل لدى الملك

Başka bir mucit, Tendekayi Katsiga ise Botswana'da işitme cihazları üreten bir sivil toplum kuruluşu için çalışıyordu.
مخترعٌ آخر، وهو تينديكايي كاتسيجا، كان يعمل لدى منظمة غير حكومية في بوتسوانا تُصنّع أجهزةً لتحسين السمع.

Duyduğuma göre 77'den beri hükümet için çalışıyormuş.
..سمعت أنه كان يعمل لدى الحكومة منذ سنة 77

Evet ama hiç biri Leona Lansing için çalışmıyor.
حسناً، لكن لا أحد منهم يعمل لدى ليونا لانسنج

Banks, ortağının kartel için çalıştığını öğrenmiş olabilir.
لربما أنه اكتشف أن شريكه كان يعمل لدى الشركة

Bu adam yabancı bir ülke için çalışıyor.
لقد فهمت الأن. هذا الرجل يعمل لدى حكومة أجنبية.

İki taraflı çalışan bir ajan devrimci yeraltı için çalışıyor, kendisini bu Konsolosluğun güvenlik reisi gibi gösteriyor.
عميل مزدوج يعمل لدى الجماعات الثورية السرية متنكر بصفته رئيس أمن المفوضية

O adam Rus mafyası için çalışıyor.
ذاك الرجل هناك يعمل لدى المافيا الروسية الجديدة

Bilmiyorum. Bence herkes Leona Lansing için çalışıyor.
لا أدري أعتقد أنّ الجميع يعمل لدى ليونا لانسنج

Kendisi babam için çalışıyor. Yasadışı reçete ilaçları dağıtır.
إنّه يعمل لدى والدي إنّه يبيع الأدوية الغير مرخصة

Ve Gerald Crawford'da göre, kendisi Latif için çalışan İngiliz İstihbarat görevlisi.
و وفقا لجيرالد كرافورد أنه موظف المخابرات البريطانية الذى يعمل لدى لطيف

Amerikalı ya da Amerika için çalışan kimseyi oraya gönderemezsin.
لا يمكنك إرسال أمريكيون أو أي شخص يعمل لدى أمريكا

Bill için çalışan bir çok kişi bize kendisinin Silikon vadisindeki önde gelen insanlardan olduğunu düşündüklerini söylediğinde biz de aynı kanıya vardık.
عندما أخبرنا عديد ممن يعمل لدى بيل أنه برأيهم أحد أميز القادة في وادي السيليكون، وافقناهم تمامًا. الرجل عبقري.

- Bakmıyorum. Buna bakmak zorundasın! Leo Pedranski, Kudrow için çalışıyordu.
عليك ان تنظر اليها , ليو بيدرانسكي يعمل لدى كودرو وقد كتب هذه الرسالة

Ben onun için çalışıyordum ve o da polis için çalışıyordu
كنت اعمل معه .. و هو كان يعمل لدى الشرطة .

Ohio, Akron'da Firestone için çalışıyormuş.
يعمل لدى شركة فيرستون في آكرون، أوهايو.

Yani Jarrod Sands artık benim için çalışmıyor.
اذا فان جارود ساندس أصبح لا يعمل لدى.

Muhtemelen Eliot'un Madigan için çalıştığını sanmıştır.
على الأرجح أنها إعتقدت أن إليوت يعمل لدى ماديجان

Techsan'da çalışıyor. Evime gelip bana katilin kendisi olduğunu söyledi.
يعمل لدى 'تاكسان'، وبعدها جاء غلى منزلي، قال بأنه القاتل،

Pierson'un rakibi olan Bering Aerospace'de çalışıyor.
"يعمل لدى "بيرينغ للفضاء الجوي" الشركة المنافسة الأكبر لـ"بيرسون

Adam Costa Rica'da HABITAT için çalışmış.
هذا الرجل يعمل لدى منظمة حقوق الإنسان في كوستا ريكا

Geçen hafta kocanın FBI'da çalıştığını söylemiştin. Evet, öyle.
في الأسبوع الفائت، قلتِ بأن زوجك يعمل لدى مكتب التحقيقات الفيدرالي

Eğer birisi üç aile için çalışıyorsa, bu odur.
لو أن أحداَ يعمل لدى العائلات الثلاثة فهو هو

Sanırım Morgan Hastings hesabına çalışıyor. Neler konuştuğumuzu sordu.
اعتقد بأنه يعمل لدى مورجان هاستينغ لانه سألني عما دار بيننا من حديث