Benim için çalışıyor, ve sen de öyle! | Open Subtitles | إنه يعمل لي وأنت أيضا |
- Evet, ama Mooney Benim için çalışıyor. - Öyle mi? | Open Subtitles | أجل لكن " موني " يعمل لي |
Kiera seni temin ederim ki o benim için çalışmıyor. | Open Subtitles | يمكنني ان أؤكد لكي يا كييرا أنه لا يعمل لي |
Buzz Meeks artık benim için çalışmıyor. | Open Subtitles | لم يعد يعمل لي. |
Muhtemelen kayıp değildir. Bir çok pozisyonda benimle çalışıyor. | Open Subtitles | انه ليس كذلك , انه يعمل لي في ذلك الموقع |
Bak, o adam aramıza alınmadan önce benim için çalıştı.. | Open Subtitles | حسناً، قبل أن يظهر كان يعمل لي |
Siktir et onu. Burada kidemli borsaci benim, Dia degersiz cimrinin teki. | Open Subtitles | أنا السمسار الأول هنا هو يعمل لي |
Benim için çalışıyor. | Open Subtitles | يعمل لي |
O da Benim için çalışıyor. | Open Subtitles | وهو يعمل لي |
O Benim için çalışıyor. | Open Subtitles | إنّه يعمل لي |
- Benim için çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل لي - |
Merak etme. benim için çalışmıyor. | Open Subtitles | لاتقلقي , هو لن يعمل لي |
Sadece benimle çalışıyor. | Open Subtitles | هو فقط يعمل لي *يقصد أن يعمل في هذه المهمّة فقط* |
O benim için çalıştı. | Open Subtitles | انه يعمل لي |
Burada kidemli borsaci benim, Dia degersiz cimrinin teki. | Open Subtitles | أنا السمسار الأول هنا هو يعمل لي |