"يعيش مع والدته" - Translation from Arabic to Turkish

    • Annesiyle yaşıyor
        
    • annesiyle yaşardı
        
    • annesiyle yaşayan
        
    - Howard Annesiyle yaşıyor ve Raj sarhoş olmadığı sürece kadınlarla konuşamıyor. Open Subtitles هوارد يعيش مع والدته وراج لا يمكنه التحدث مع المرأة اذا لم يكن سكران
    Lorenz'in oğlunun odası. Annesiyle yaşıyor. Open Subtitles إنها غرفة نيل إبن لورينز إنه يعيش مع والدته
    Tyler Donegal, Westchester'da Annesiyle yaşıyor. Open Subtitles (تايلر دونيجال) يعيش مع والدته في "وستشستر"
    # Ve muhtemelen hâlâ annesiyle yaşardı # Open Subtitles # ولكان ربّما لا يزال يعيش مع والدته #
    # Ve kesinlikle hâlâ annesiyle yaşardı # Open Subtitles # ولكان حتمًا لا يزال يعيش مع والدته #
    Sadece senin hâlâ annesiyle yaşayan mini minnacık bir adam olmanla alakalı. Open Subtitles هذا يتعلق بواقع أنك رجل نحيل ضئيل لا يزال يعيش مع والدته
    Aynı zamanda hâlâ annesiyle yaşayan bir komplo teorisyeni ve vergi beyannamesi bile doldurmayan bir adamsın. Open Subtitles أنت أيضاً متكهن بالمؤامرات الذي لازال يعيش مع والدته وعليه أن يرجع الضرائب
    Teşekkürler. Pekala. Simon hala Annesiyle yaşıyor. Open Subtitles حسناً، (سايمون) لايزال يعيش مع والدته
    Oğlum Nils Annesiyle yaşıyor. Open Subtitles ولدي (نيلز) يعيش مع والدته
    Eskiden çıkmış olduğun annesiyle yaşayan çocuğu, Open Subtitles الرجل كان يواعده و الآن يعيش مع والدته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more