"يعيش وحيداً" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yalnız yaşıyor
        
    • Yalnız yaşayan
        
    • tek başına yaşıyor
        
    "Yalnız yaşıyor, muhtemelen çok pis bir evde." "Evi muhtemelen temiz ve düzenli." Open Subtitles ـ يعيش وحيداً غالباً في منزل فوضوي منزله نظيف ومرتب
    72 yaşında emekli mühendis. Yalnız yaşıyor. Akrabası yok. Open Subtitles بعمر 72 , مهندس متقاعد يعيش وحيداً بلا أقارب
    Yakın akrabası yok, Yalnız yaşıyor. Open Subtitles ليس لديه قرابة أسرية,يعيش وحيداً
    Dediğinden yola çıkarsak, katil Yalnız yaşayan bekar bir erkek olmalı. Open Subtitles إذاً ما تقصده أن الجاني أقرب ما يكون إلى رجل يعيش وحيداً
    Yalnız yaşayan biri için oldukça büyük bir yermiş. Open Subtitles مكان كبير لشخص يعيش وحيداً
    Sakat sakat, tek başına yaşıyor. Open Subtitles يعيش وحيداً مع العجز
    Kale gibi bir yerde tek başına yaşıyor. Open Subtitles يعيش وحيداً في قلعة
    Yalnız yaşıyor. Open Subtitles انه يعيش وحيداً
    Yalnız yaşıyor. Open Subtitles انه يعيش وحيداً
    Doc Yalnız yaşıyor. Open Subtitles دوك يعيش وحيداً.
    Yalnız yaşayan, yaşlı, cahil bir adamsın. Open Subtitles رجل عجوز جاهل ، يعيش وحيداً
    Oakwoods'da tek başına yaşıyor. Open Subtitles (هو يعيش وحيداً في (أواكوودس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more