Ölüm bizi ayırana kadar evliyiz. Eğer ben ölürsem, başka bir adam ya da makineyle beraber olabilir. | Open Subtitles | لقد تزوّجنا حتّى يفرّقنا الموت ولكن لو متّ، فستكون حرّة تماماً لإنسان أو آلة |
Bensiz olmaz. Ölüm bizi ayırana dek, değil mi? | Open Subtitles | ليس بدوني، معًا إلى أن يفرّقنا الموت، صحيح؟ |
Neden bahsediyoruz? "ölüm bizi ayırana kadar" dan mı - Bunu ilk bulusmada düsünmek mi lazım? | Open Subtitles | وعمّ نتكلم؟ "حتى يفرّقنا الموت؟" عليّ اتخاذ القرار من اللقاء الٔاول؟ |
İnsanlar parayı geri çevirmez. Bu insanları hayvanlardan ayıran bir özelliktir. | Open Subtitles | الناس لا يرفضون المال، هذا ما يفرّقنا عن الحيوانات |
Ölüm bizi ayırıncaya dek. | Open Subtitles | إلى أنْ يفرّقنا الموت. |
Bizi artık ölüm bile ayıramaz | Open Subtitles | حتى الموت لن يفرّقنا الآن |
Ortak ve çift olarak bizi ayırmaya çalışacak. | Open Subtitles | سيحاول أن يفرّقنا كشركاء وزوجين أيضاً |
"Ölüm bizi ayırana kadar" kaskonuz gibidir. | Open Subtitles | "حتى يفرّقنا الموت" هذا برنامج الضمان الممتد |
"Ölüm bizi ayırana dek." Pek de öyle olmamış. | Open Subtitles | عبارة "حتّى يفرّقنا الموت" لم تتحقّق معهما |
Tamam notta "Ölüm bizi ayırana dek" diyor. | Open Subtitles | -حسنٌ، الملاحظة تقول "حتّى يفرّقنا الموت ". |
Ölüm bizi ayırana dek kısmına kadar bekleyecektim ama tam yeri geldi diye düşündüm. | Open Subtitles | نويت الانتظار حتّى مقولة "إلى أن يفرّقنا الموت" لكن ارتأيت أن هذا هو الوقت المناسب. |
Ölüm bizi ayırana kadar. | Open Subtitles | حتى يفرّقنا الموت |
...sevgim, ölüm bizi ayırana dek sürecek. | Open Subtitles | حبي، حتى يفرّقنا الموت. |
Ama ölüm bizi ayırana dek değil. | Open Subtitles | "و لكن ليس حتّى يفرّقنا الموت" |
Ölüm bizi ayırana dek. | Open Subtitles | أحبّك إلى أن يفرّقنا الموت. |
Kanun, bizi mektup hakkı olmayan yabanilerden ayıran tek şeydir. | Open Subtitles | هذا ما يفرّقنا عن الهمج الذين لا يستحقون ان يملكون خدمه البريد |
Bizi hayvanlardan ayıran budur-- tilki hariç. | Open Subtitles | إنه ما يفرّقنا عن الحيوانات عدا ابن عرس |
Ölüm bizi ayırıncaya dek. | Open Subtitles | إلى أنْ يفرّقنا الموت. |