"يقايض" - Translation from Arabic to Turkish

    • takas
        
    Jack farkedileceğini umarak çizginin öbür tarafına geçti, böylece Henry Gale ile Walt'u takas etmeyi umuyordu. Open Subtitles ذهب جاك الى الخط الذي لا ينبغي ان يتجاوزه أبدا املا ان يقايض والت مقابل هنري جايل
    Küçük çocukla beyzbol kartlarını takas ettik. Open Subtitles يقايض بطاقات البيسيول مع ذلك الفتى الصغير
    Oğluna takas kültürünü öğretiyorum böylece para harcamanın ne kadar anormal bir şey olduğunu anlayacak. Open Subtitles أن أدرّس أبنك كيف يقايض ليعلم كيف هو من الغير طبيعي أن يُنفق المال
    Iran'da takas olarak devşirildim. Open Subtitles إنتهى بىَّ الحال كشىء يقايض به فى بلاد فارس..
    Onların makineleri ile bizim makineleri takas için birisine para ödedik. Open Subtitles ندفع لشخص مئات الجنيهات لكي يقايض ألاتهم بألاتنا لعدة أيام
    Anlaşma askerlerin hayatı için çocukların hayatını takas ediyor. Open Subtitles العقد يقايض الأرواح بالأرواح الجنود بالمراهقين
    - OVAL PORTRE - RAOUL NANA'YI takas EDER Open Subtitles - الصورة البيضاوية - راؤول يقايض بـ نانا
    Tabi elinde takas edebileceği bir şey varsa değişir. Open Subtitles إلا إذا كان لديه ما يقايض به
    Çay ve ipekle takas edilebilir. Open Subtitles يقايض بالشاى والحرير،
    Michael'ı hisse senetleriyle takas etmek için mi? Open Subtitles يقايض (مايكل) بـ شهادات الأسهم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more