"يقتل نفسه" - Translation from Arabic to Turkish

• intihar
• kendini öldürmedi
• kendini öldürmek
• kendini öldürüyordu
• kendini öldürmeden
• kendini öldürtecek
• kendini öldürmesine
• kendini öldürsün
• intihara
• kendi canına
• kendini öldürür
• kendini öldürmeye
• kendini öldürmesini
• kendini öldürebilir
• kendini öldürdü

Düşman tarafından öldürülen her bir askere karşılık, intihar eden yirmi bir eski askerimiz var.
لدينا ما يقرب من 21 محارباً قديماً يقتل نفسه مقابل فرد واحد تقتله أيدي العدو.

Geçen hafta bir Ermeni ile aynı havayı soluyarak intihar etmeyi denemiş.
الأسبوع الماضي، فكّر في يقتل نفسه باستنشاق رائحة أحد الأرمينيّين.

Evet O zaman bizim sayemizde kendini öldürmedi Earl.
ــ أجل، هذا الرجل لم يقتل نفسه بفضلنا ايرل

Yani nasıl olurda tek seçeneğinin kendini öldürmek olduğu bir noktaya gelir?
أقصد .. كيف توصّل الى أن الحل الوحيد هو أن يقتل نفسه

Ve onunla seks yaparken bir yandan kendini öldürüyordu.
وتمارس الجنس معه في حين يقتل نفسه بـ بطئ

Son seferinde ne yaptıysan, tekrar yap.. Yani sen Petros kendini öldürmeden öce bunu biliyordun.
قم به مرة اخرى هذه المرة اجعله للأبد اذا انت عرفت بيتروس قبل ان يقتل نفسه

kendini öldürtecek.
لن يتبقى له طاقة لبقية الموسم، إنه يقتل نفسه

Birkaç kez Ralph'ın kendini öldürmesine ramak kaldı.
كاد رالف أن يقتل نفسه عدة مرات

Son derece tuhaf bir intihar değil mi, bütün mobilyayı odanın içine savurup gerçekleşmeden önce de çığlık attıran.
الانتحار الأغرب على الأطلاق والذى بعثر حوله جميع الأثاث ثم صرخ قبل أن يقتل نفسه

İntihar edecek kadar korkak birinin kendi ölümünü izleyecek kadar cesur olduğu görülmemiştir.
ومن المحتمل إنه أجبن من أن يقتل نفسه ليس لديه الشجاعة الكافية لمشاهدة موته

Belki de onu intihar etmeye ikna edebiliriz ya da hiçbir şey söylememeye.
ربما نستطيع فقط .. إقناعه أن يقتل نفسه أو ، فقط ألا يقول أي شيء

Sonra da intihar ediyor.
نعم ، ثم يقتل نفسه عادة أحب كل شيء جميل ومرتب

Pek zeki değildi ve kendini öldürmedi.
لم يكن ذكياً جداً و لم يقتل نفسه

- Sadece arkadaşım kendini öldürdü. - O kendini öldürmedi Mercy.
صديقي قتل نفسه - لم يقتل نفسه ميرسي -

Birinin bir milyar doları varken neden kendini öldürmek istemesi hakkında falan.
لمَ يريد أحد ما أن يقتل نفسه وهو لديه مليار دولار لعين

Neredeyse kizini ve kendini öldürüyordu. Onlar onu ömrü boyunca mal varligindan uzak tutacak. Problem çözüldü mü?
و كاد يقتل نفسه و ابنته، و أخذوه إلى مصحة نفسية ليقضي بها باقي حياته.

Yani Gatz kendini öldürmeden beş dakika önce bir görüşme yapmış ki çok tuhaf çünkü buraya geldiğinde polis telefonunu almıştır.
اذن غيتز قبل ان يقتل نفسه بخمس دقائق كان قد تلقى اتصالاً وهذا غريب جداً لانه قبل ان يأتي هنا

Sherrod'ı tutuklamaya çalışırken kendini öldürtecek.
سوف يقتل نفسه في طريقه لمواجهة شيرود

Az daha Angel'ın kendini öldürmesine neden oluyordu.
قديماً وهائلاً كاد أن يجعل (آنجل) يقتل نفسه

Ölmekten korkan bir adam... neden iz bırakmayacak bir şekilde kendini öldürsün?
يقتل نفسه بطريقة لا تترك أي أثر ؟

Ama kendi hayatımı düzene sokmak yeterince zorken bir de zavallı Glen tekrar intihara kalkışır mı diye endişelenemem.
بدون أن أقلق حيال "غلين"إن كان سيحاول أن يقتل نفسه مرة أخرى

Zavallı çocuk, kendi canına kıymış.
يا له من ولد مسكين أن يقتل نفسه بيده

Sonunda kendini öldürür. Sen de suçluluk duygusuyla kalakalırsın.
سينتهي به الأمر أن يقتل نفسه ويجعلكِ تشعرين بالذنب حيال ذلك

Belki kendini öldürmeye karar verirken birkaç kişiyi aramıştır.
حسناً, تفقدي سجلات هاتفه ربما قام ببعض المكالمات الهاتفية بينما كان يقرر أن يقتل نفسه

Adamın gözlerinin önünde kendini öldürmesini izledi bu hafıza kaybı ve kabuslara yol açtı.
شاهدت شخصاً يقتل نفسه أمامها تراودها ليالي مرعبة وفقدان ذاكرة

Onu iyileştirelim de sonra kendini öldürebilir.
يمكن أن يقتل نفسه بعد أن تتحسن حالته

ona verilen hastalık yüzünden kendini öldürdü
وسخ المقبرة، الهيكس. هو أعطى هذا المرض لكي هو يقتل نفسه.