Köşemde şu an kardeşim var. Bana veteriner olacağını söylüyor. | Open Subtitles | أخي الصغير يساندني الان يقول انه يريد أن يصبح ملاكم |
Babam kaza olduğunu söylüyor, ama bence karanlık şeydi. Biliyorum. | Open Subtitles | ابي يقول انه كان حادث ولكن كان الشيء المظلم، اعرفه |
Onları kurtarmak için 10 yılımızın olduğunu ve bunların bizim suçumuz olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | انه يقول انه كان لدينا 10سنوات لننقذهم و الجرائم الأخيرة هي على عاتقنا |
Benim desteğime ihtiyacı olduğunu söyledi, şartlı tahliyesini bozduğundan beri. | Open Subtitles | يقول انه يحتاجني كتعزيز كما هو ايضاً أنتهاك للسراح المشروط |
"Üç yıldır durmadan ilaç verdiler, dövdüler, tecavüz ettiler." diyor. | Open Subtitles | يقول انه لمدة ثلاث سنوات يخدر ويضرب ويغتصب مراراً وتكراراً |
Sorun olmadığını söylüyor ama onun nasıl biri olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | هو يقول انه طيب معها ، لكنك تعرفين كيف هو |
Bıçağı ondan daha iyi kullanan biri olursa ona para vereceğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول انه سوف يشتري جولة للرجل الذي يتحرك شفرة أسرع مما كان. |
Bir uğrayıp, bizi görmek istediğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول انه يتمنى لو كان لديه وقت ليمر علينا ويرانا |
Yemek istiyor. Bu kadar konuşmadan sonra çok acıktığını söylüyor. | Open Subtitles | يقول انه يريد أن يأكل أحس بالجوع بعد كل هذا الحديث |
Yemek vaktinin geldiğini söylüyor. Haydi. Sana ne demek istediğimi göstereceğim. | Open Subtitles | هناك شيء ما يقول انه وقت العشاء سوف أشرح لك ماذا أعني |
Yüzbaşım,kasabanın belediye başkanı, Yolunun üzerindeyken bize de uğramış. Sivillerden oluşan çetesini bize yardım için gönderebileceğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول انه يمكنه ان يرسل جماعه من المدنيين لمساعدتنا |
Adam hamile olduğunu söylüyor ve siz kaçmasına izin mi veriyorsunuz? | Open Subtitles | رجل يقول انه سينجب طفلا وتتركينه يغادر ؟ ؟ |
Bir ajan ile görüşmek istediğini söylüyor. | Open Subtitles | عندى اتصال يقول انه يريد التحدث الى عميل |
Şey, Düşündüm ki... Yoldaş Yüzbaşı, diğer taraftan olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | انا لم اقصد ذلك سيدي ، .. ولكنه يقول انه قد جاء من الضفة الاخرى و |
Polis olduğunu söyledi. Burasını güvenli hale getirdiğinizi sanıyordum. | Open Subtitles | يقول انه كان شرطيا ظننت انك قلت ان المكان آمن |
Bay Shiraishi, bugün hiç kimseyle görüşemeyecek kadar meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سيد باشي يقول انه مشغول جدا ولن يري احد اليوم |
Adli tabip intihar diyor, ama ikimiz de bunun saçmalık olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | الطبيب الشرعي يقول انه انتحار, ولكن انا وانت نعرف انه ليس كذلك. |
Geçenlerde şu arada sırada kendini taktir etmen gerektiğini söyleyen o kitabı okudum. | Open Subtitles | ولكنى قرأت كتاب يقول انه يجب ان تعطى نفسك ضربه خفيفه على الظهر |
Pete amcanın babam olduğunu söylediğini mi duydum? Kardeş bile değiliz o zaman? | Open Subtitles | هل سمعت العم بيتي يقول انه ابي اذا نحن لسنا حتى اخوة |
Yine de babam, hiçbir zaman ruhun ne olduğunu çözemediğini söyler. | Open Subtitles | كان أبى يقول انه لم يكن له أي فكرة واضحة عما هي الروح |
Müvekkilim Bay Pratt'in dediğine göre, biriminizdeki bazı kişiler tarafından taciz ediliyormuş. | Open Subtitles | موكلي، السيد. برات، يقول انه يجري مضايقات من قبل شخص في قسمك. |
Burada dünyadaki bazı insanları plasentasını yedikleri yazıyor. | Open Subtitles | يقول انه في بعض بقاع العالم الناس يأكلون المشيمة |
Büyük Baba, bana bir mektup yollayarak şayet buraya dönersem bu arazinin Büyük Şefi olacağımı ve benim için dere üzerinde güzel bir ev inşa edeceğinizi söylemişti. | Open Subtitles | الاب العظيم ارسل لي رسالة يقول انه اذا انا اتيت اني ساكون الزعيم الكبير لهذه وكالته |