Belki de sen hâlâ, olgun davranmayan, ailesine yalan söyleyen veledin tekisindir. | Open Subtitles | ربما أنت شخص غير ناضج عديم الفائدة و الذي ما زال يكذب على والديه |
Kendime yalan söyleyen parçamsın, ve seni dinlemiyorum artık. | Open Subtitles | أنت جزء مني ، و الذى يكذب على و لقد اكتفيت من الأستماع |
İnsanlar, polislere sürekli yalan söylüyor. | Open Subtitles | ليس أمرآ مهما. الجميع يكذب على الشرطه طوال الوقت |
Bu kasabadaki herkese son dört senedir yalan söylüyordu. | Open Subtitles | كان يكذب على جميع أهل هذه البلدة للأربع سنوات الماضية، |
Yani Charles, Duverney'e yalan söylüyormuş. | Open Subtitles | إذاً، تشارلز كان يكذب على دوفيرنيه. |
Yeni tanıştığı yetişkine yalan söyleyen bir sokak çocuğu. Bu hiç olmazdı. | Open Subtitles | فتى من الشارع يكذب على شخص بالغ قابله للتو، ذلك لا يحصل إطلاقاً. |
yalan söyleyen yabancı bir adamla ormanda kayboldum ve rahatsız olman umurumda değil! | Open Subtitles | ضللت فى الغابة مع أحدا الغرباء, وكان يكذب على وأنا لا أهتم مطلقاً, اذا كان هذا لا يشعره بالراحة. |
- Çünkü sen, kendine yapılan şeyi fark etmemek için kendine yalan söyleyen lanet olası bir maymunsun. | Open Subtitles | لانك تمارس الجنس مع قرداً و الذي يكذب على نفسه بشأن الذي اصبح عليه |
yalan söyleyen yabancı bir adamla ormanda kayboldum ve rahatsız olman umurumda değil! | Open Subtitles | ضللت فى الغابة مع أحدا الغرباء, وكان يكذب على وأنا لا أهتم مطلقاً, اذا كان هذا لا يشعره بالراحة. |
Ve herkese yalan söyleyen kişi de... | Open Subtitles | ، أه، والشخص الذي يكذب على الجميع، |
Neden yaptığını bilmiyorum ama herkese yalan söylüyor. | Open Subtitles | لا أعرف كيف فعلها ولكنه يكذب على الجميع |
Bu, birbirimizi yalnızca 1 yıldır tanıyoruz ve birimiz tüm zaman boyunca yalan söylüyordu demek. | Open Subtitles | هذا يعني أننا كنا نعرف بعضنا لمدة عام واحد فقط, وأحدنا كان يكذب على الآخر طوال الوقت. |
Yani Charles, Duverney'e yalan söylüyormuş. | Open Subtitles | إذاً، تشارلز كان يكذب على دوفيرنيه. |
En azından bu tutarlı, çünkü herkes sanal ortamda yalan söyler. | Open Subtitles | حسناً، إنه متناسق على الأقل بمَ أن الكل يكذب على شبكة الإنترنت |
Telesekreter anneye yalan söyledi de. | Open Subtitles | جهاز الردّ الآلي كان يكذب على والدتك |
- Kürsüde yalan söylettiniz ona. - Seni onun için mi seçtim? | Open Subtitles | لقد جعلته يكذب على منصة الشهود - امن اجل ذلك اخترتك ؟ |
Sence, öldürüleceği konusunda... neden yalan söylemiş olsun? | Open Subtitles | لماذا تظن انه يكذب على نفسه ؟ .حين عنيت انه سيقتل |
Bazı durumlarda arkadaşlarımıza yalan söylemek zorunda kalırız, bunu yapmaktan nefret etsek bile. | Open Subtitles | ثمة مواقف محددة تلزم المرء أن يكذب على أصدقائه حتى وإن كان يكره ذلك |
Ama bu adamın patronuna yalan söylemesini istemezsin değil mi? | Open Subtitles | ولكن لايمكن للرجل أن يكذب على مديره ، أليس كذلك؟ |