"يكرهوني" - Translation from Arabic to Turkish

    • Benden nefret
        
    • nefret ediyor
        
    • nefret etsinler
        
    Üniteryanizm, Russellizm, Spiritüalizm - Benden nefret eder! Open Subtitles مذهب التوحيد، مذهب الشيوعية مذهب الروحانية. أنهم يكرهوني
    Sol'un yapmayı bildiği tek şey var: Benden nefret etmek. Open Subtitles اليساريون يجيدون فعل أمر واحد و هو أن يكرهوني
    Ailem beni terk etti. İş arkadaşlarım Benden nefret ediyor. Open Subtitles عائلتي، تركتني زُملائي في العمل، يكرهوني
    Pardon. Benden nefret eden insanlara nezaket göstermek biraz zor geliyor. Open Subtitles أنا آسفة ، يصعب عليّ إبداء المحبة تجاه أناس يكرهوني.
    Benden nefret etmiyorlar Yaptığımı sandıkları şeyden ediyorlar. Open Subtitles إنهم لا يكرهوني. إنهم يكرهوا ما يظنوا أني فعلته.
    Ben herkesten nefret ediyorum diye onların da Benden nefret etmesine gerek yok ki. Open Subtitles أنا أعني فقط لأنني أكره الجميع لا يعني بأنه يجب عليهم أن يكرهوني أيضاً.
    Sorun şu ki Benden nefret ediyorlar; Open Subtitles لكن هنالك مشكلة .. هؤلاء الرفاق يكرهوني.
    İnsanlar benden bahsetmeden, Benden nefret etmeden sokaklarda yürüyemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع السير في الشارع دون ان الناس يتحدثون عني، يكرهوني
    Her neyse, ailesi Benden nefret ediyordu, bu yüzden kanunların son raddesine kadar bütün dava açma haklarını kullandılar. Open Subtitles على كل حال والديه يكرهوني حتى أنهم رفعو علي قضيه علي
    Yapılması gereken şeyleri yapacağım, Benden nefret etseler de, beni sevseler de. Open Subtitles سأفعل ما يجب أن يُفعَل حتـى لـو جعـلهم هذا يكرهوني
    Çok naziklerdi, ama biliyordum çok yakında onlar da Benden nefret edecekti. Open Subtitles كانوا لطفاء للغاية، لكني عرفتُ بعد ذلك إنهم يكرهوني أيضاً.
    Benden nefret eden kişilerin gerçek isimlerini öğrenmeye çalışıyorum. Open Subtitles إنني أتعلم الأسماء الفعلية للأشخاص الذين يكرهوني,
    Ve şu an onları ektiğim için sonradan Benden nefret etmelerini istemiyorum. Open Subtitles ولا أريدهم أن يكرهوني وقتها لأنني تهربت الآن
    Onları geri kazanmak için, artık Benden nefret etmesinler diye çok uğraştım ben. Open Subtitles لقد سعيت بجد ليقبلوني، لكي لا يكرهوني مُجدّداً.
    Şu an bana kırgın olmaları, Benden nefret etmeleri gerekiyor. Open Subtitles واعتدت على هذا. يجب ان يكونوا غاضبين مني الآن وانهم يكرهوني الآن
    Arkadaşım Molly öldüğünden beri birçok insan Benden nefret ediyor. Open Subtitles هناك الكثير الذين يكرهوني منـُـذ موت صديقتي مولي
    İşimi yaparken insanlar Benden nefret ediyor. TED عندما أقوم بعملي، الناس يكرهوني
    Benden nefret ederlerken bile onlardan nefret etmeyi reddedeceğim. TED سأرفض أن أكرههم حتى عندما يكرهوني.
    Dünyadan nefret edeceklerine Benden nefret etsinler daha iyi. Open Subtitles الأفضل ان يكرهوني على ان يبغضون العالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more