"يكفينا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yeterince
        
    • yetecek
        
    • yeterli
        
    • yeter
        
    • yeteri
        
    • idare
        
    • yetmez
        
    Kıçtan yağ aldırmanın neden 4.000 papele patladığını açıklamak yeterince kötü zaten. Open Subtitles يكفينا أنه علينا تبريرلماذا تتكلف عملية شفط الدهون من الأرداف 4,000 دولار.
    Yatağa git. Seninkiler dışında yeterince sorunumuz var. Bu kadar. Open Subtitles أخلد للنوم ، لدينا ما يكفينا من المتاعب ولا نريد المزيد منك ، هذا كل ما فى الأمر
    Ama ben ona üzgün olduğumu ama uzlaşmanın renkte gri olduğunu ve bize bir ömür yetecek kadar gri gördüğümüzü söyledim. TED لكني قلت: لا، أنا آسف الحلول الوسطى في لغة الألوان هي اللون الرمادي و نحن لدينا من الرمادي ما يكفينا مدى الحياة
    Biliyorum ama burası devlet hastanesi ve bize yetecek para yok. Open Subtitles أعرف و لكن هذا مستشفى شعبى و ليس هناك ما يكفينا من النقود
    Şey, biraz fakir...ama yeterli bir tatlı kaçamak bulmuş olacağız. Open Subtitles حسناً سنكون أقل فقراً ومعنا ما يكفينا لإيجاد مهرب لذيذ
    O borç altı ay için yeter. O zamana kadar da yağmur yağar. Open Subtitles يمكن للقرض أن يكفينا لستة أشهر وفى هذه الأثناء لا بد أن تمطر
    Ama zaten başımız yeteri kadar dertte. Hadi gidelim buradan. Open Subtitles . لكننا لدينا من المتاعب ما يكفينا . هيا لنرحل
    Bizi Port-au-Prince'e kadar ancak idare eder. Open Subtitles وهذا يكفينا حتى الوصول إلى "بورت أو برينس"
    yeterince yiyeceğimiz var. Nil Mehdi'nin saldırısı için çok yüksek. Open Subtitles لدينا هنا طعام يكفينا لعدة شهور النيل مرتفع ، لن يهاجم المهدى منه
    Senkenberg, başımıza yeni işler çıkarma. Zaten yeterince var. Open Subtitles سنكنبيرغ, لدينا ما يكفينا من المشاكل بدون أن تعمل مشاكل أخرى
    Buraya bak, bu gece senden yeterince çektik Small. Open Subtitles الان .. انظر هنا , يكفينا منك ما سببته لنا من متاعب الليله.
    Bir gece için yeterince eğlendik. Open Subtitles حصلنا على ما يكفينا من المرح لليلة واحدة
    Bunu yapmana gerek yok. Bir hafta yetecek kadar yiyeceğimiz var. Open Subtitles أوه ، كما تعلم ، ليس عليك أن تفعل، فقد أحضرت ما يكفينا من الطعام حتي نهاية الأسبوع
    Smithers, sıranı bekle. İkimize de yetecek sıcak su var. Open Subtitles سميذرز، انتظر دورك الماء الحار يكفينا كلنا
    Yani, buraya yeni geldik, bize kış boyunca yetecek yiyeceğimiz de var. Open Subtitles ولكن هذا عديم الفائدة ما دام لدينا ما يكفينا من الطعام
    Onun ürettiği sesler daha çok sesli harf benzeriydi fakat onun sesinin kaynağını özütleyebilmemiz için bu bize yeterli değildi. TED ها يمكنها أن تنتجه غالبًا هي أصوات شبيهة بحروف العلة، ولكن هذا يكفينا لاستخراج خصائص مصدرها الصوتي.
    Dördüncünün tamamı duruyor. Başlangıç için yeterli. Open Subtitles ولم يبق سوى الرابع، ما يكفينا لنبدأ من جديد
    yeterli stoğa sahibiz. Open Subtitles لدينا بالضبط ما يكفينا من الوقود الاحتياطي
    Üzgünüm. Bizimkilerden verirdim ama bizi bahara çıkarmak için zar zor yeter. Open Subtitles أنا آسف ، كنتُ أود أن أعطيكم بعضً من طعامنا لكنه بالكاد يكفينا
    - Al Capone'u, Frank Nitti'yi enseleyebiliriz. - Sanırım, bugünlük bu kadar yeter. Open Subtitles لدينا آل كابون , فرانك نيتى يكفينا عملا اليوم , سنلتقى غدا
    Mahkemede ne der bilemem ama, ona karşı kullanacağımız yeteri kadar bilgimiz oldu. Open Subtitles سواء لم يعترف به فى المحكمه سيظل اعتراف وسيرى ولكننا حصلنا على ما يكفينا ضده
    İzini sürebilmem için onu yeteri kadar hatta tutman gerek. Open Subtitles نحتاج ان نبقي المخترق متّصلاً لوقتٍ يكفينا لنتعقبه
    -35 dolar bizi iki gün idare eder. Open Subtitles يا صاحبى , هذا المبلغ يكفينا ليومين
    İkimize yetmez, o yüzden ben içeceğim. Open Subtitles و ليس لدينا ما يكفينا نحن الاثنتين لذا سأشربه أنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more