"يكن أبداً" - Translation from Arabic to Turkish

• olmamıştı
• olamadı

Filistin Direnişi için işler hiç bu kadar kötü olmamıştı.
لم يكن أبداً الوضع بهذا السوء للمقاومة الفلسطينية

Yani daha önce hiç cinayet sanığı olmamıştı.
أعني ، لم يكن أبداً مشتبهاً به بجريمة قتل من قبل

Ev hiç bu kadar temiz olmamıştı.
المنزل لم يكن أبداً بهذه النظافة

Bay Altman, o yaralandıktan sonra asla eskisi gibi olamadı.
سيد ألتمان لم يكن أبداً طبيعياً بعد ما حصل

Hank bu hamilelik meselelerine pek de aşina olamadı hiç.
هانك لم يكن أبداً مشاركاً في أمور الحمل تلك

"Antropoloji, daha heyecanlı olmamıştı."
-علم الإنسانيات لم يكن أبداً أكثر إثارة" " -أنت تحفظ مقدّمة كُتبي عن ظهر قلب؟

"Antropoloji, daha heyecanlı olmamıştı."
-علم الإنسانيات لم يكن أبداً أكثر إثارة" "

Yıl sonu mali raporlarımız daha önce hiç bu kadar ümit verici olmamıştı.
تقر... تقريرنا المالي في نهاية السنة لم يكن أبداً أكثر تفاؤلاً

Hiç bu kadar güçlü olmamıştı.
لم يكن أبداً بهذة القوة

Likörümün ne kadar güzel olduğunu biliyor musun? Hiç bu kadar iyi olmamıştı!
جيد الشراب الذي لديّ لم يكن أبداً أفضل !

Hiçbir zaman iyi bir baba olamadı.
لم يكن أبداً والداً جيداً