"يكن جزء من" - Translation from Arabic to Turkish

• bir parçası değildi
• dahil değildi
• bir parçası olmadığı

Sanırım seks bu kadınlarla olan durumun bir parçası değildi.
أعتقدت الجنس لم يكن جزء من عمله مع النساء ؟

Petrole bağımlılığımızı ve tüketimdeki artışı destekleyen bir diğer yer ise Meksika Körfezi, ki moratoryumun bir parçası değildi.
المكان الآخر الذي يعزز من اعتمادنا على النفط واستهلاكنا المتزايد هو خليج المسكيك الذي لم يكن جزء من التوقف المؤقت

Üzgünüm, çocuklar. Bu planın bir parçası değildi.
أنا آسف يا رفاق، هذا لم يكن جزء من الخطة

Adamlarını geri alması, asıl planın bir parçası değildi.
استعادة قادته لك يكن جزء من الخطة الأصلية.

Bu asla plana dahil değildi. Ben yokum.
هذا لم يكن جزء من خطتنا أنا منسحبة

Bunun planımın bir parçası olmadığı kesin ama gene de büyük şeyler başarabilirim.
أعترف , هذه لم يكن جزء من خطتي, لازال بإمكاني إنجاز أمر كبير ربما حتى أكثر,

Bu kablo bu tasarımın bir parçası değildi.
هذا السلك لم يكن جزء من التصميم.

Bu anlaşmamızın bir parçası değildi.
حسنا , لكن هذا لم يكن جزء من اتفاقنا

Asla doğal düzenin bir parçası değildi.
ذلك لم يكن جزء من النظام الطبيعي أبدا

Bu planın bir parçası değildi!
هذا لم يكن جزء من الخطه

Bu... planın bir parçası değildi.
هذا لم يكن جزء من الخطة

Bu... planın bir parçası değildi.
هذا لم يكن جزء من الخطّة.

Ama bu planın bir parçası değildi tabi.
لكن هذا لم يكن جزء من الخطة

- Öldürmek anlaşmamızın bir parçası değildi.
القتل لم يكن جزء من الإتفاق

- Bu planın bir parçası değildi.
لم يكن جزء من الخطة

Bu görevin bir parçası değildi.
هذا لم يكن جزء من مهمتنا.

Bu planın bir parçası değildi. Veri çalmak.
هذا لم يكن جزء من الخطة

Bu planın bir parçası değildi.
هذا لمْ يكن جزء من الخطة

Bu planın bir parçası değildi.
ذلك لم يكن جزء من الخطة.

Bu randevuya dahil değildi herhalde.
ظننتُ أن هذا لم. يكن جزء من عملكِ

Onun planın bir parçası olmadığı aşikar.
واضح أنّه لم يكن جزء من الخطة.