Ne yazık ki, sarı şekerlemem yoktu. Bu nedenle hardal kullandım. | Open Subtitles | لكن، لم يكن لديّ أيّ كريمة باللون الأصفر لذلك استخدمت الخردل |
Bir ilişkisi olduğu konusunda hiçbir fikrim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ فكرة عن أنّها كانت تعاشره |
Sıla özlemi çekiyordum ve hiç arkadaşım yoktu. Bunun hakkında yazdım. | Open Subtitles | كنتُ أشعر بالحنين إلى الوطن، ولم يكن لديّ أيّ أصدقاء، لذا كتبتُ حول ذلك الموضوع |
Aptal herif silahı çalmaya çalıştı, başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | حاول الأحمق أخذ البندقيّة منّي. لمْ يكن لديّ أيّ خيار آخر. |
Motoru çalıştırdı ve ışıkları açtı ama cam o kadar kirliydi ki, ve silecek hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | لذا، شغلت المحرك و أشعلت الإنوار لكن كانت زجاجة الأمامية للسيارة مُلطخة، و لم يكن لديّ أيّ شيء لإمسحها. |
Anlaşma falan yok, tamam mı? Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | ليس هناك إتّفاق، إتّفقنا، لمْ يكن لديّ أيّ خيار. |
Her şey kontrolden çıkmıştı. - Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | الأمور خرجت عن السيطرة لم يكن لديّ أيّ خيار آخر |
Benim de bir cevabım yoktu. | Open Subtitles | ...وليس لدى أيّ شخص أيّ شخص تفسيراً لم يكن لديّ أيّ تفسير |
Ama çok şansımız da yoktu Artık bir sponsorumuz var. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ خيار هناك من يدعمنا |
Para yükletecek kadar da vaktim yoktu. | Open Subtitles | ولم يكن لديّ أيّ وقتٍ لأضيف بها المال، |
Onlara tünel kazmaya izin vermekten başka çarem yoktu! | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ خيار ولكن للسماح لهم بحفر هذا النفق! |
Tek bir sorun vardı, benim param yoktu, ben de Tildy'den aldım. | Open Subtitles | إلاّ أنّه لمْ يكن لديّ أيّ أموالٍ، لذا اقترضتُ أموال من (تيلدي). |
Bu bağış hakkında bilgim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ علم بهذا التبرع |
Bak, zorladılar beni, başka şansım yoktu. | Open Subtitles | أسمع، لقد مضطرًا، لم يكن لديّ أيّ خيار. |
Böyle bir niyetim yoktu.. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ نيّة من ... . ـ |
Martha'nın yeteneklerini arttırmış olabilirim, ancak kaçtığından ve birisini incittiğinden haberim bile yoktu. | Open Subtitles | ربما أكون قد عززت قدرات (مارثا)، ولكن لم يكن لديّ أيّ فكرة أنها هربت، ناهيكَ، أن تؤذي شخص ما. |
İlişkileri olduğundan haberim yoktu. | Open Subtitles | انا لم يكن لديّ أيّ فكرة عن علاقتهما... |
Onu düşünmem için bir sebep yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ عملٍ معها. |
Başka bir seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ خيارٍ آخر. |
Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ أيّ خيار. |