dokunduğu her şeyi bozar. Buradaki balıklara neler olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | ،إنه يفسد كل ما يلامسه أتعلمين ما الذي حدث للسمك الذي يعيش هنا؟ |
Yeterli nem olduğunda yağmur olarak yere iner ve dokunduğu her varlığın ölümüne sebep olur. | Open Subtitles | إذا ما يكفي من الرطوبة التي تراكمت لديها، والمطر السحب من وتقتل كل شيء يلامسه. |
Kürsüde ayı varken amcasının neresinde dokunduğunu gösterecek çocuk olmaması tuhaf oluyordur sizin için kesin. | Open Subtitles | لا بدّ إنهُ شيء غريب بالنسبة لكم أن تكون دمية واقفة هُنا بدون طفل يشير إليه وعمه يلامسه |
Kürsüde ayı varken amcasının neresinde dokunduğunu gösterecek çocuk olmaması tuhaf oluyordur sizin için kesin. | Open Subtitles | لا بدّ إنهُ شيء غريب بالنسبة لكم أن تكون دمية واقفة هُنا بدون طفل يشير إليه وعمه يلامسه |