"يلبسه" - Translation from Arabic to Turkish

    • giydiği
        
    • takar
        
    • giydiğini
        
    • giyinmesi
        
    Golf oynarken herkesin giydiği bir şey bu. Tost yapabilir miyim Will? Open Subtitles ,هذا ما يلبسه الجميع للغولف هل يمكنني أن أعمل بعض التوست, ويل؟
    Bun Superman'in aramıza karışmak için giydiği kostüm. Open Subtitles ذاك كان هو الرداء الذي يلبسه سوبرمان ليتفاعل معنا نحن البشر
    Otobüs pantolonu, kişinin normal pantolonunun üzerine daha önce başkalarının oturduğu otobüs koltuklarında oturmak için giydiği pantolondur. Open Subtitles انه السروال الذي يلبسه الشخص فوق سرواله الاعتياديّ عندما يجلس الشخص على مقعد الحافلة التي جلس عليها أناس من قبل
    Adam ve evleneceği kadın nişanda ve düğünde farklı yüzükler takar. Open Subtitles يلبسه الزوج و الزوجه منفصلين خلال الخطوبة ثم فى الزفاف
    Çünkü; benim 30 yıl öncesinden bu adamın ne giydiğini bilip kaydetmemin imkanı yok, değil mi? Open Subtitles ربما ستصابون بالدهشة لأنه من المحال أن أعرف مالذي سوف يلبسه عندما سجلت هذا قبل 30 سنة؟ صحيح؟
    Bazıları bunu seviyesiz bulurlar ama çiftlerin benzer giyinmesi benim hoşuma gidiyor. Open Subtitles بعض الناس يعتقدون بأنّه رخيص، لكنّي أتمتّع به حقاً .عندما يلبسه الأزواج على حدّ سواء
    Pek gençlerin giydiği türden bir şey değil bu bilirsiniz, gençler şey giyer-- Open Subtitles أنه ليس بالشئ الذي يلبسه الشبان في هذه الفترة ... أتعلم الشبان يلبسون
    - Doktorların giydiği lastik eldivenlerden. - Emin misin? Open Subtitles من النوع المطاطي كالذي يلبسه الاطباء - هل انت متأكدة ؟
    - Doktorların giydiği lastik eldivenlerden. - Emin misin? Open Subtitles من النوع المطاطي كالذي يلبسه الاطباء - هل انت متأكدة ؟
    giydiği tek eski şey üzerindeki mont. Open Subtitles أقدم شيء كان يلبسه كانت سترته.
    Diğerlerinin ne giydiği umrumda değil. Open Subtitles لا أهتم لما يلبسه الناس الأخرين
    Diğerlerinin ne giydiği umrumda değil. Open Subtitles لا أهتم لما يلبسه الناس الأخرين
    Korsanları giydiği gibi. Open Subtitles مثل الذي كان يلبسه القراصنة
    Korsanları giydiği gibi. Open Subtitles مثل الذي كان يلبسه القراصنة
    Babamın. Genelde geceleri takar. Open Subtitles إنه لأبي إنه غالباً ما يلبسه في الليل
    İşte buraya takar, göbeğinin üstüne? Open Subtitles كان يلبسه هنا حول بطنه
    Maalesef abartmamış. Bu yüzüğü sadece Taraka Mezhebi üyeleri takar. Open Subtitles هو لم يكن يرد بانفعال, هذا الخاتم يلبسه فقط أعضاء (تاراكا)
    Olay olduğunda ne giydiğini biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعرف ما الذي كان يلبسه .. عندما تم
    Hangi beden giydiğini nasıl anlayacağız? Open Subtitles عفواً، كيف سأعرف حجم البنطال الذي يلبسه
    Kazak giydiğini göreceksiniz. Open Subtitles سترى على البلوفر الذي يلبسه
    Bazıları bunu seviyesiz bulurlar ama çiftlerin benzer giyinmesi benim hoşuma gidiyor. Open Subtitles بعض الناس يعتقدون بأنّه رخيص، لكنّي أتمتّع به حقاً .عندما يلبسه الأزواج على حدّ سواء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more