"يليق" - Translation from Arabic to Turkish

    • uygun
        
    • yakışıyor
        
    • yakışır
        
    • layık
        
    • yakışmış
        
    • tam
        
    • uymuyor
        
    • yakıştı
        
    • yakışmaz
        
    • yakışmayan
        
    • yakışmayacak
        
    Kabul etmiştim bunu ama çok pahalı ve gardırobuma asmaya uygun değil. Open Subtitles لقد قبلته بإندفاع، لكنه غالٍ جداً و لا يليق على خازنة ملابسي.
    Ya da diğer bir deyişle, 3B yazıcının evimin hangi odasında olması uygun olacak? TED أو بكلمات أخرى، في أي غرف منزلي سوف يليق وضع الطابعة الثلاثية الأبعاد؟
    Sence neden bu renk bana hep yakışıyor? Open Subtitles لم تعتقدين أن ذلك اللون دائماً يليق لي ؟
    Senin önemine yakışır biçimde davranılacaktın. Open Subtitles اردت ان نتعامل بهذه الطريقة يليق باهميتك
    Haydi J dayının sana aldığı hediyeyi büyükbabana gösterelim... krallara layık bir tulum. Open Subtitles تومي. لنري جدك الهدية التي حصلت عليها من عمك ,جيك لباس يليق للملك
    İyi uyudun canım. Daha iyi görünüyorsun. Sabahlık yakışmış. Open Subtitles نمت طويلاً عزيزتي, تبدين بحال أفضل يليق بك هذا الرداء
    tam olarak, başka bir kadın memur ile görev dışı saatlerde ve kamuya açık yerlerde memuriyetinizi tehlikeye atan durumlarda görünmüşsünüz. Open Subtitles تحديداً, أنّهُ... تمت رؤيتكِ في مكان عام برفقة ضابط إنثى أخرى في وقت وبطريقة تشير إلى سلوك لا يليق بضابط.
    Deney tahtası rolü bana hiç uymuyor. Open Subtitles دور خنزير التجارب لا يليق بي أبدًا.
    Bunu giy! Ağırbaşlı, mazbut birşey duruma uygun değil. Open Subtitles إرتدي هذا فأي ثوب وقور أو محتشم لن يليق بتلك المناسبة
    Diğer dünyaya uygun temiz bir cübbe getir. Open Subtitles أعطه ثوباً جديداً يليق برحلته إلى العالم الآخر
    Size uygun bir şey bulabileceğimizden eminim Bayan Hudson. Open Subtitles أنا واثقة أننا سنجد شيئاً يليق بك آنسة هدسون.
    Ama önce, odalarınızı göstereceğim ve İspanyol asaletine uygun şekilde şarap ve yemek servisi yaptıracağım. Open Subtitles لاحقاً، أولاً يجب أن تتناولوا العشاء والنبيذ بما يليق بالنبلاء الأسبان.
    Böcek katili seni. Çiçekli elbise, sana yakışıyor mu sence? Open Subtitles لقد قتلتي حشرة، هل تعتقدي أن فستان مطبوع بالورود يليق بكِ؟
    Biraz vakitsiz olmasına rağmen siyah sana yakışıyor. Open Subtitles الأسود يليق عليك بالرغم من أنه صبياني بعض الشيء
    İnsana yakışır her şeye hazırım. Fazlasına kalkışan insan değildir. Open Subtitles أجرؤ على عمل كل شئ يليق برجل ومن يجرؤ على عمل شئ أكبر فلا وجود له
    Büyülü, ilişkinize yakışır bir şey hak ediyor. Open Subtitles إنها تستحق شيئاً ما سحري شيء ما شيئا ما يليق بعلاقتكم
    Orada cesur bir adam yatıyor. Onu layık olduğu şekilde gömün. Open Subtitles انتم لديكم رجل شجاع فيجب أن تجعلوا دفنه يليق به
    Nihayet bana layık bir iş teklifi aldım. Ama kimden? Open Subtitles اخيرا حصلت على عرض يليق بمقامي ولكن انظري من اين اتى العرض
    Bay Anurag, pembe size çok yakışmış ve bay Vishal, saçınız mükemmelmiş. Open Subtitles -اللون الوردي يليق بك كثيرا -سيد فيشال إن صدرك مثير
    Kimse tam olarak yasımı tutmuyor. Open Subtitles إنهم لا يقيمون الحداد الذي يليق بي
    Şu halı dekorun geri kalanına hiç uymuyor. Open Subtitles أجل وهذا البساط لا يليق ببقية الديكور
    Sana toprak tonları gider. Saçına falan çok yakıştı. Open Subtitles أنت ممن تليق عليهن ألوان الأرض إنه يليق بشعرك و كل شيء
    Avcıya yakışmaz bu. Open Subtitles تصرفك لا يليق بمبيدة
    Beyler sizi buraya, basit vergi isteklerinin papaz sınıfına yakışmayan bir biçimde neden bu kadar homurtu çıkardığını bulmak için çağırdım. Open Subtitles أيها السادة، لقد دعوتكم هنا لمعرفة لماذا يسبب طلب ضرائب بسيط إزعاجًا بما لا يليق بقساوسة
    Bir bayana hiç yakışmayacak olan bu hareketi yapmayacağınıza eminim. Open Subtitles أنا متأكدة بأنكِ لن تفعلي شيئا لا يليق بسيدة نبيلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more