Ondan sonra kendine Cutlasses'ın tüm fabrikasını satın alabilirsin, ha? | Open Subtitles | ثم يمكنك شراء لنفسك مصنع كامل للسيوف مثل هذه ؟ |
Bin altına pazar yerinden en iyisini alabilirsin. | Open Subtitles | بـ1000 قطعة من الذهب يمكنك شراء أفضل ما في السوق |
3 milyon dolar için her yerden yeminli beyan alabilirsin . | Open Subtitles | يمكنك شراء العديد من الشهادات مقابل 3 مليون دولار |
Böyle bir reklamı parayla satın alamazsın! Neden bana ihtiyacın olsun ki? | Open Subtitles | يمكنك شراء هذه النوعية من الدعاية ما الذى تحتاج إلى من أجله؟ |
Paran varsa, Küba'nın vize listesinin en üstünde yer alabiliyorsun. | Open Subtitles | أراهن بأنه عندما تملك المالك يمكنك شراء أعلى قائمة التأشيرات الكوبية |
Orada her şeyi satın alabilirsiniz, temel seviye saldırılardan çok gelişmiş versiyonlara kadar. | TED | يمكنك شراء كل شيء هناك، من هجوم عادي إلى نسخة أكثر تطورًا. |
- Hey endişelenme adamım, yeni bir tane alırsın. - Hassiktir ordan. Bir gülle sonuç belli olmaz. | Open Subtitles | يمكنك شراء واحدة أخرى لن أفعل ذلك نيابة عنك |
Tanesi bir dolara o haritanın aynısından düzinelerce alabilirsin. | Open Subtitles | لماذا؟ يمكنك شراء دستة من تلك الخرائط بدولار لكل منها |
Bununla çok içki alabilirsin miskin. | Open Subtitles | يمكنك شراء الكثير من الشراب بهذه النقود، أيّها القويّ |
Pekala; sessizliğimi ancak tek bir koşulla satın alabilirsin. | Open Subtitles | كل الحق، هناك طريقة واحدة يمكنك شراء بلدي الصمت. |
Ödül paranla burada güzel bir yer alabilirsin. | Open Subtitles | بواسطة الجائزة التي ستحصل عليها، يمكنك شراء شقة جميلة |
Ödül paranla burada güzel bir yer alabilirsin. | Open Subtitles | بواسطة الجائزة التي ستحصل عليها، يمكنك شراء شقة جميلة |
Paran varsa herşeyi alabilirsin. | Open Subtitles | إذا كان لديك ما يكفي من المال , يمكنك شراء محامى أو أى شىء |
Timsaha korsajla güzel mavi bir elbise alabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك شراء باقة ورد للتمساح. وثوب جميل أزرق |
Böyle bir şeyi satın alamazsın ama, çocuk olmadan da rolü kapamazsın bu arada, sigortan bunu karşılayacaktır tabi çocuğun olur ve rolü kaparsan. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء طفل ، لكن يمكنك الحصول عليه من زوجتك مجاناً وتأمينك لن يغطي سوى التخفيض ولن يحدث هذا إلا إن كان لديك طفل |
Böyle bir reklamı parayla satın alamazsın. | Open Subtitles | اسمع, لا يمكنك شراء هذا القدر من الدعاية. |
Gösterge panelinden sinema bileti alabiliyorsun. | Open Subtitles | يمكنك شراء تذاكر السينما من لوحة القياس فيها ماذا ؟ |
Sonra da, koltukları fiyatının daha azına satın alabilirsiniz. | Open Subtitles | عندها يمكنك شراء تذاكرهم بجزء بسيط من سعرها الحقيقي |
İstersen dedem olabilirsin, hatta Noelde bana hediyeler alırsın. | Open Subtitles | يمكنك ان تكون جدي الجديد يمكنك شراء هدايا لي في عيد الميلاد |
Şu dijital olanlarından alabilir misin acaba? | Open Subtitles | أتظن أنه يمكنك شراء أحد هذه الموديلات الرقمية؟ |
On sente bir somun ekmek alamazsınız. Somunlar 15 sentlik. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء رغيف خبز بعشرة سنتات يوجد لدينا ذو الخمسة عشر سنتاً فقط |
Buz kıracağında da hiç parmak izi yok. Herhangi bir marketten alabileceğin türden. | Open Subtitles | أيضا لا توجد بصمات على كسارة الثلج يمكنك شراء مثلها من أى متجر |