Yerel işletmelerden biri tekrar kendi ayakları üstünde durmaya çabalayan bir aileye yardım edebilir. | Open Subtitles | كما تعلم، من أحد الشركات المحليين ربما يمكن أن يساعد هذه العائلة للوقوف رجليها |
Biliyorsun ki Toothless Johann'ın gemisini karanlıkta bulmamıza yardım edebilir. | Open Subtitles | تَعلم توتلس يمكن أن يساعد في العثور على سفينة يوهان في الظلام |
Yoğun bir şekilde ailemin bu problemine Yardım edebilecek bir çözüm için araştırma yaptım fakat bulamadım. | TED | بحثت بطريقة موسعة عن حل يمكن أن يساعد في حل مشكلات عائلتي، لكن لم استطيع إيجاد واحد. |
Bu işlerden anlayan birini... size Yardım edebilecek birini... oyundan alıp yedek kulübesine oturttunuz. | Open Subtitles | الرجل الواحد الذي يعرف حول هذه الأشياء الرجل الواحد الذي يمكن أن يساعد يسخن المقعد لأنك أخرجته من اللعبة. |
Bu onun kimliğini bulmaya yardımcı olabilir, öyle değil mi? | Open Subtitles | وهذا يمكن أن يساعد معك بطاقة تعريف له، أليس كذلك؟ |
Biliyorum, biliyorum, bir tomar kirli paraya sattım kendimi, gelecekteki ailemize yardımcı olabilecek kirli paraya. | Open Subtitles | أعلم، أعلم لقد بُعت من أجل كومة ضخمة من المال المقرف المال المقرف الذي يمكن أن يساعد عائلتنا المستقبلية |
Hiperbarik Oksijen Tedavisi hasarlı hücreleri kurtarmaya yardım edebilir. | Open Subtitles | العلاج بالأكسجين تحت الضغط يمكن أن يساعد الخلايا التالفة على التعافي |
Bak, bu anahtar, neyi açıyorsa katilin bulunmasına yardım edebilir. | Open Subtitles | انظر، هذا المفتاح، مهما كان مايؤدي إليه يمكن أن يساعد في القبض على من فعل ذلك |
Sorun ne bilmiyorum ama her neyse eminim Gezgin Peder yardım edebilir. | Open Subtitles | لا أعرف ما المشكلة هنا لكن أيًا كانت،فأنا واثق أن القِس المتجول يمكن أن يساعد فيها |
Manny'de kazmaya yardım edebilir. | Open Subtitles | ماني يمكن أن يساعد بالحفر. |
Tanıdığım çok iyi bir avukat var. İyi bir avukat Jimmy'ye yardım edebilir. | Open Subtitles | . لدى اسم محامى عظيم . أى محامى جيد يمكن أن يساعد (جيمى) حقاً |
Belki eyalet psikoloğu, Morlock'un atıp tutmalarından bir şeyler çıkarmamıza yardım edebilir. | Open Subtitles | لكن إلتماس للجنون ربما الطبيب النفساني الحكومي يمكن أن يساعد قبل أن يأخذوا (مورلوك) |
Yardım edebilecek herkese. | Open Subtitles | أي شخص يمكن أن يساعد. يساعد فى ماذا؟ |
Yardım edebilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | أنا الوحيد الذي يمكن أن يساعد. |
Yardım edebilecek birini tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجل الذي يمكن أن يساعد. |
Böyle problemlerde, ilk önce basitleştirmek yardımcı olabilir. | TED | مع مثل هذه المشكلة، يمكن أن يساعد تبسيط الأمر أولاً. |
Kitap alın. yardımcı olabilir orada bir şey olabilir. | Open Subtitles | . خذ الكتاب ، قد يكون فيه شيء يمكن أن يساعد |
Bu Charmed Ones gerçekten kötü olduğunu onu ikna etmeye yardımcı olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يساعد في إقناعها أن المسحورات حقاً أشرار |
Polis adamı tanımlamada yardımcı olabilecek herkesle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | الشرطة ترغب في التحدث إلى أي شخص يمكن أن يساعد في التعرف على الرجل |
Ekibiniz oraya gittiğinde... yardımcı olabilecek bir adamım var. | Open Subtitles | لدي عميل هناك يمكن أن يساعد فريقك حين يصل لهناك |
- Biliyorum. Ama Allison, babası ve Isaac yardımcı olabilecek bir şey bulmaya çalışıyor. | Open Subtitles | (أعلم، ولكن (أليسون) ووالدها و (أيزيك يعملون على شيءٍ ما يمكن أن يساعد |