Bazı şeyler, bozuk bir TiVo mesela, tamir edilebilir. | Open Subtitles | بعض الأشياء, مثل جهاز التسجيل المعطل يمكن إصلاحها |
Araba tamir edilebilir | Open Subtitles | السيارة يمكن إصلاحها إنها مسألة نقود فقط |
Hey, kesinlikle tamir edilebilir. | Open Subtitles | هيي, هيي, يمكن إصلاحها بالكامل |
Bak, bu cihaz öyle bir ayarlanmış ki veriye giriş yapmak, biyolojik örneklere Tamir edilemez hasarlar veriyor. | Open Subtitles | انظر, هذا الجهاز مُجهز بطريقة بحيث أنّ الوصول إلى البيانات سيُسبب أضراراً لا يمكن إصلاحها على العينات الحيوية |
Bazen bazı şeyler Tamir edilemez hâle gelir. | Open Subtitles | في بعض الأحيان، هناك أشياء لا يمكن إصلاحها |
Sürüyle yanlış var anne, dualarımla düzelmez. | Open Subtitles | الكثير من الأشياء خاطئة يا أمي ولا يمكن إصلاحها بالصلاة |
Şuna bir baksana. Tamir edebilir misin? | Open Subtitles | ألقي نظرة عليها، ولترى لو يمكن إصلاحها |
Bunu tamir edemem. | Open Subtitles | لا يمكن إصلاحها |
- Hezekiah, tamir edilebilir mi? | Open Subtitles | هيزيكيا .. هل يمكن إصلاحها ؟ |
Bazı şeyler tamir edilebilir. | Open Subtitles | بعض الأشياء يمكن إصلاحها. |
- Scooter tamir edilebilir mi? | Open Subtitles | -هل يمكن إصلاحها |
şuanda melezim uçağın elektrik sistemine.. Tamir edilemez hasar veriyor. | Open Subtitles | الحيوان "المهجّن" يلحق نظام الطائرة الكهربائي بأضرار لا يمكن إصلاحها |
Tamir edilemez mi? | Open Subtitles | هل يمكن إصلاحها ؟ |
Sürüyle yanlış var anne, dualarımla düzelmez. | Open Subtitles | الكثير من الأشياء خاطئة يا أمي ولا يمكن إصلاحها بالصلاة |
Bunu tamir edemem. | Open Subtitles | (ضحك خافت) لا يمكن إصلاحها. |