- Her şeyi elektronik olarak hallediyor. | Open Subtitles | كيف يتمكن من دفع إيجار مسكنه؟ إنه ينجز كل شيء إليكترونياً. |
Ama Eddie yirmi, otuz tanesini hallediyor. | Open Subtitles | لكن إيدي يمكنه أن ينجز عشرين أو ثلاثين |
Herkez bilir ki parti bittikten sonra yapılması gerken bir sürü işler vardır. | Open Subtitles | ..... كل مضيفة تعلم بأن هناك عملاً يجب أن ينجز بعد رحيل الضيوف |
Ve hergün aklınıza yapılması gereken birşey geldiğinde bu soruyu herksesin kendisine sormasını istiyorum. Eğer şimdi değilse , ne zaman? Ve eğer ben değilsem, kim? | TED | وهذا هو السؤال الذي أريد من الجميع أن يسألوا أنفسهم عنه كل يوم عندما تواجه شيئاً تظن انه يجب ان يقام .. او يصنع .. او ينجز إسئل نفسك إذا لم يكن الآن ، فمتى ؟ وإذا لم يكن انا من يقوم به ، فمن ؟ |
Siz işleri çeviriyorsunuz. Bu işi bir Alman'a vermek zekice. | Open Subtitles | أنت الرجل من ينجز العمل ذكى،ضع ألمانى فى ذلك الموقف |
Korku hiçbir şeyi çözmez. Umarım hazır olmasa da ne yapması gerektiğini öğrenmiştir. | Open Subtitles | الخوف لا ينجز شيئاً ، آمل أن يتعلم ذلك الآن إذا لم يكن قد تعلمه بالفعل |
halledilmesi gereken bir işiniz mi var? | Open Subtitles | عغوا لكنك أنت قلت بأنك أنت من يريد أن ينجز هذا العمل |
İşleri sandığından çok daha hızlı hallediyor. Whistler yarına kadar dışarıda, tamam mı? | Open Subtitles | إنّه ينجز الأمور أسرع منك بكثير، سيخرج (ويسلر) بحلول الغد، حسناً؟ |
Yukarda, işlerini hallediyor. Cory, kaldır kıçını da... | Open Subtitles | ـ أنه في الأعلى ينجز أعماله ـ( كوري)،أنزلإلى.. |
Müdahil mi oluyor yoksa yapılması gerekeni mi yapıyor? | Open Subtitles | نسخة المجرم هذا الذي "ينجز العمل" كل ما سببه هو الكثير من الدمار. |
Bunların yapılması gerekiyordu. | Open Subtitles | أنه كان شيئاً لازم أن ينجز |
Önce yapılması gereken bir iş var. | Open Subtitles | أولا ثمّة عمل ينجز |
O kadar uzun zamandır çalışıyordu ki artık pis işleri diğerlerinin yapmasını izlemeyi sever oldu. | Open Subtitles | كان ينجز ذلك العمل منذ وقت طويل بحيث وصل الى حد يفضل رؤية الآخرين ينجزون الأعمال القذرة |
Bana işleri gizli olursa daha iyi olur gibi geliyor. | Open Subtitles | يبدوا لى ان عملهم لا بد ان ينجز فى السر |
Eski kıyafetler, şezlongda günü geçirmek için idealdi ama işleri halletmek için, yeni kıyafetler daha iyi. | Open Subtitles | الأزياء القديمة ستكون جيدة إن قضى أحدهم اليوم في دعوة ما، لكن إن أراد أحد أن ينجز شيئاً ما فالأزياء الجديدة أفضل بكثير |
Korku hiçbir şeyi çözmez. Umarım hazır olmasa da ne yapması gerektiğini öğrenmiştir. | Open Subtitles | الخوف لا ينجز شيئاً ، آمل أن يتعلم ذلك الآن إذا لم يكن قد تعلمه بالفعل |
İşte bu yüzden, çevre araştırması yapması için uzman bir bilimadamı tuttum. | Open Subtitles | لهذا السبب انا عينت عالم غير متحيز لان ينجز بحث بيئي . |
İnsanlar ona ne yapması gerektiğini söylemiyor. | Open Subtitles | ليس الأمر فقط أنه يتلقّى أوامر من الناس،ولكنه ينجز العمل بنفسه. |
halledilmesi gereken bir işiniz mi var? | Open Subtitles | أنا آسف أنت قلت بأنك أنت من يريد أن ينجز هذا العمل |
Ve çok gizli halledilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | وأريده أن ينجز بخوصيه |
Ve çok gizli halledilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | وأريد أن ينجز بشكل خاص |