"ينفعك" - Translation from Arabic to Turkish

• faydası
• yararı
• yarar
• yaramaz
• işine

Tanrı aşkına Lucy, burada durup kendine acımanın sana hiçbir faydası yok.
لن ينفعك البقاء هنا والشعور بالأسف حيال نفسك

Kafama kurşun sıkmanın sana hiçbir faydası olmaz.
إطلاق رصاصة في رأسي لا ينفعك في شيء

-Avukatımı aramak istiyorum. -Sana çok yararı dokunacak.
ـ أريد أن أتصل بالمحامى الخاص بى "ـ سوف ينفعك كثيرا ً يا "مونتانا

Sende kalsa daha iyi olur. Belki işe yarar bir şeyler bulursun.
خذي الحقيبة عزيزتي , أنظري قد تجدي بها شيئاً ينفعك

Kısa süreliğine çaresiz dede pozların sevimliydi. Ama artık işe yaramaz.
ولكن بكل هذه المساعدة وأمر الجد هذا لن ينفعك بعد الأن.

Böyle yemeye devam edersen hiçbir pilates dersi işine yaramaz.
لم ينفعك أي نادي رياضي سينفعك إذا استمريت بالأكل هكذا

Ölüm döşeğinde, sana paranın ne faydası dokunacak ki?
بماذا ينفعك المال لو مت؟

Sana hiç faydası yok ve sadece seni rahatsız etmek için geri döner
لن ينفعك وسيعود عليك بالأذى.

Size inanıyorum, ama bunun size artık faydası olmaz.
أصدقك ولكن هذا لن ينفعك الآن

Sana bir faydası yok.
هذا لن ينفعك بشيء

Sana faydası olacağını düşünüyorum.
\" و أعتقد أنه سيكون ينفعك كثيرا

Hiçbir yararı olmayacak, söylüyorum.
و لن ينفعك ذلك.

Bunun bir yararı olmayacak.
فلن ينفعك ذلك في شيء

Atlantik'te iki aylık bir yolculuğa çıkarsanız işinize yarar.
إذا سافرت عبر الأطلنطي في رحلة لشهرين فسوف ينفعك هذا

- Al, bu işe yarar. - Sağol.
ـ تفضل,ربما ينفعك هذا ـ أشكرك

Belki işe yarar.
قد ينفعك

Şu anda işinize yaramaz durumda. Tamam, bak...
لا تُعر بالاً لذلك الأمر، فلن ينفعك هذا بشيء الآن

Düğme bu gece bir işine yaramaz doktor.
هذا الزر لن ينفعك الليلة يا دكتور

İnsanların benim katil olduğumu düşünmeleri için o ölümler senin işine geliyordu.
. هذا ينفعك لكى يكون لديك ناس يعتقدون بأننى القاتل