"يهينني" - Translation from Arabic to Turkish

• bana hakaret
• beni aşağılıyor
• hakaret ediyor
• rahatsız ediyor
• küçük düşürüyor

Gerçek bir mahkeme bana hakaret edilmesine izin vermezdi.
المحكمة التي تترك الطرف الآخر يهينني ليست بمحكمة

İznim olmadan burnumun dibinde uyuşturucu satarak bana hakaret eden biriyle?
والذي يهينني بالتعامل من وراء ظهري بدون إذني؟

Sence bu beni aşağılıyor mu?
حسنا , حسنا , أنت تعتقد ذلك يهينني ؟

Sence bu beni aşağılıyor mu?
يهينني ذلك تعتقد أنت , حسنا , حسنا

Aşağı yukarı bana günde 56 kez hakaret ediyor hiç abartmıyorum.
لقد كان يهينني تقريبا 56 مرة في اليوم مع تحفظي على هذا الرقم

Bu beni gerçekten rahatsız ediyor.
سيأتي ويخرجهم، ويغطي نواقصهم وهذا يهينني بشدة

Kocanız lokantama geliyor, yiyor içiyor sonra da beni küçük düşürüyor.
زوجك أتى إلى مطعمي، وتناول الطعام وبعد ذلك يهينني ...

İyi koca numarası yapınca bana hakaret etmiş oluyorsun.
أعني, هذا يهينني عندما ! تتظاهر بأنك زوج رائع

Birileri hep bana hakaret ediyor.
شخص ما في مكان ما دائماً يهينني.

Hayır, ama başka biri bana hakaret ederken orada dikilip izleyeceksin.
... لا، لكن ستتأكد ستقف مكتوف اليدين هــيا بينما شخص آخر يهينني

İznim olmadan burnumun dibinde uyuşturucu satarak bana hakaret eden biriyle?
والذي يهينني بالتعامل من وراء ظهري بدون إذني؟ {\pos(192,230)}

Onca yolu, Gotham Şehri'nde bana hakaret etmek için tepmiş.
يأتي كل هذا الطريق إلى (غوثام) لكي يهينني.

-Afedersin, sadece tanışıyorduk ve o beni aşağılıyor.
نقوم بالتعارف كما أنّه يهينني

O yalnızca hakaret ediyor. Hayatımı cehenneme çeviriyor.
لاشيء سوى أنه يهينني ويجعلني بائسة

Beni çok rahatsız ediyor.
إنه يهينني بشدة.

- Hayır, beni bir komedyen olarak rahatsız ediyor.
كلا، وإنما يهينني ككوميديان.

Burada olmamakla beni küçük düşürüyor.
بعدم وجوده فأنه يهينني.

- Beni küçük düşürüyor Philip.
-هل يهينني ؟ (فيليب ).