Hayır, ona göre doğru olanı yapıyor ya da başkalarının aynı fikirde olmadığı şeyleri. | Open Subtitles | -كلا، بل يفعل ما يعتقد أنّه صواب سواء كان بقيّة العالم يوافقه أم لا |
aynı fikirde olan varsa onunla birlikte gidebilir. | Open Subtitles | و اي شخص يوافقه يستطيع الذهاب معه |
Ama Walter aynı fikirde değil. Yardım etmiyor. Peter'a da engel olup duruyor. | Open Subtitles | عدا أنّ (والتر) لا يوافقه على ذلك، لا يريد المساعدة، كما أنّه يعيق (بيتر) |
Hiç şüphe yok ki Ushitora, onun sağ kolu, bu konuda onunla aynı fikirde değildi. | Open Subtitles | لا عجب أن (أوشيتورا) مساعده، لم يوافقه |
Konstantin Ustinoviç Çernenko da aynı fikirde. | Open Subtitles | و يوافقه (كونستانين يوسفيوفيتش تشيرنيكو) الرأي... |
- aynı fikirde. | Open Subtitles | يوافقه الرأي |