Ve büyük bir aile olduğumuz için birbirimize söyleyemeyeceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | وبماأنناعائلةكبيرة.. لا يوجدّ شيء لا يمكننا أن نخبرّه لبعضنا البعض |
Bilgisayarında hemen hemen hiç kişisel dosyası yok. | Open Subtitles | فعلياً ، لا يوجدّ أيّ ملفات شخصية على حاسوبهِ. |
Ancak hastalığın üçüncü aşamaya girdiğine dair bir belirti yok. | Open Subtitles | لكن لا يوجدّ ما يدل على أن المرض يدخَل في المرحلة الثالثة |
Benim için bırakıp gitme diye bir şey yok. | Open Subtitles | بالنسبة لي لا يوجدّ مهرب من هذا |
Seni isteyen başka kimse yok, tamam mı? | Open Subtitles | لا يوجدّ أحد آخر يريدك، حسنًا؟ |
Yaptıklarımın hiçbir özrü yok. | Open Subtitles | لا يوجدّ عذرٌ لمَ فعلته. |
Bu işin belli kuralları yok. | Open Subtitles | أسابيع؟ -لا يوجدّ لذلك كتاب قواعد . |