Baba, bunu düzeltmeyi istediğin için teşekkürler ama yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | أبي، وشكراً لمحاولتك إصلاح هذا الأمر، ولكن لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
Hayır, senin suda yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | كلا، لا يوجد شيء يمكنك القيام به على الماء |
Burada yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | انظر ، لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |
Gerçekten şu an bu konuda yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به حقا عن ذلك الأمر الآن |
Bu adli bir hata ve bunun için yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | إنه إخفاق للعدالة ، لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
Tahmin edeyim, yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | واسمحوا لي أن أخمن، لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |
Onun için yapabileceğin bir şey yok Jim. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به ، جيم |
yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |
- yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |
yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
Senin yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به |
Senin yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |
içimdeki çılgınlığı dışarı bırakıyorum, ve senin bu konuda yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | و لا يوجد شيء يمكنك القيام به حيال ذلك |
yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | انهم ستعمل قتل Ramse . لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |
Bu konuda senin de yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به حيال ذلك. |
yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنك القيام به. |