"يوقظ" - Translation from Arabic to Turkish

    • uyandırır
        
    • uyandıracak
        
    • uyandırsın
        
    • uyandıramaz
        
    • uyandırırdı
        
    • uyandırmadan
        
    • uyandırabilecek
        
    • uyandırmak
        
    Sahiplenme tutkun uyandı yalnızca. Ve bu da öldürme isteğini uyandırır. Open Subtitles هذا يوقظ شهوة رغبة التملك وهذا يؤدي الى ايقاظ رغبة القتل
    Yıkım ya da tadilat her zaman ruhları uyandırır, onları rahatsız eder. Open Subtitles صحيح , الهدم أو إعاده عرض ، يمكن أن يوقظ الأرواح
    Bir kadının kendisini daha seksi hissetmesini sağlayacak bir parfüm belki de uyku hâlindeki ve bastırılmış parçalarını bile uyandıracak bir şey. Open Subtitles عطر تستطيع المرأة أنْ تتعطّر به ليساعدها أنْ تشعر بأنّها جنسية أكثر، ربّما حتى يوقظ جزء كامل من نفسها
    Shangri-La'ya ulaşıp da ebedi yaşam iksirinden içerse ordusunu uyandıracak ve o zaman kimse kurtulamayacak. Open Subtitles اذا استخدم الملك عين " الشنجريلا " سوف يوقظ جـــيـــشـــه ولن يستطيع احد ايقافه
    Millet geldik! Biri arkadaki uyuyan güzeli uyandırsın artık. Gelmedik mi daha? Open Subtitles يا رفاق لقد وصلنا يوقظ أحدكم الأمير النائمة في الخلف هل وصلنا؟
    Evet, bu çoçuğu hiçbir şey uyandıramaz. Open Subtitles -نعم، لا شئ يوقظ ذلك الفتى لقد نامت في منزلي الكثير من عاشقات الصراخ الحقيقي
    Onu görmemizi istemezdi.... ...fakat içmiş olurdu ve bir şeye çarpıp herkesi uyandırırdı. Open Subtitles لكنه كان دائما سكران ، و بالتالي كان لابد أن يصطدم بشيء ما و يوقظ كل من بالمنزل
    Alarmım ölüleri uyandırmadan önce ben de bunun kökenini belirliyordum. Open Subtitles كنت قادرة على تحديد مصدره قبل أن يوقظ إنذاري الموتى.
    Onda, Jocelyn Fairchild'ı uyandırabilecek bir büyü kitabı var. Open Subtitles لديها كتاب تعويذات والذي يمكنه أن يوقظ جوسلين فيرتشايلد
    Herhangi bir ses, buna silah sesi de dahil, onları uykularından uyandırır. Open Subtitles وأخف وزنا بما في ذلك صوت الطلقات ، يوقظ لهم.
    Kaygı yaşlıları uyanık tutar ve onları erken uyandırır ama genç adamlar öğlene kadar mışıl mışıl uyur Open Subtitles الأهــتمام يوقظ الكـبار , ويوقظهم مبكراً لـكن الشبـاب يـنامون نـوماً عميـقاً حتى الـظهيرة
    Bence bu herkesi uyandırır. Open Subtitles حسناً، أتخيل أن هذا سوف يوقظ أى شخص
    O kızları uyandıracak. Open Subtitles سوف يوقظ البنات
    Çabuk çocukları uyandıracak Open Subtitles بسرعة, سوف يوقظ الأطفال
    Magnus annemi uyandıracak büyücünün Ragnor Fell olduğunu söyledi. Open Subtitles أكتشف (ماغنوس) أن (راجنور فيل) هو الساحر الذي يمكنه أن يوقظ أمي
    Millet geldik! Biri arkadaki uyuyan güzeli uyandırsın artık. Open Subtitles يا رفاق لقد وصلنا يوقظ أحدكم الأمير النائمة في الخلف
    Fletcher bu gece anneni geçit töreni bile uyandıramaz. Open Subtitles لا يمكن للموكب العسكري أن يوقظ والدتك في الليل يا (فليتشر)
    Gürültü komşuları uyandırırdı. Open Subtitles ولا شك أن الصوت سوف يوقظ الجيران.
    Bütün evi uyandırmadan sepetine koy. Ölmedi, değil mi? Teli oraya geren ve sonrasında çıkartan sizdiniz. Open Subtitles ضعيه فى رالصندوق قبل ان يوقظ باقى المنزل وانت الذى حللت السلك بعد السقطة
    Rose Red'i uyandırabilecek tek kişi o. Open Subtitles "لو كان لاحد ان يوقظ "روز ريد فيجب ان تكون هى
    Ve fabrikadan döndüğünde annemi uyandırmak istemez kanepede uyurdu. Open Subtitles وعندما كان يأتي إلى المنزل من المصنع لم يُرد أن يوقظ أمي فكان ينام على الأريكة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more