"يوم واحد الذي" - Translation from Arabic to Turkish

• Bir gün

Allison Bir gün ondan intikam alacak ve bunu kana susamış kocasının gözüne sokacak.
يوم واحد الذي هي سَتَنتقمُ منه و ثمّ يَفْركُ أنفَ دمِّه العطشانِ فيه.

Bir gün ailenin başına geçecek mükemmel bir lider olacak
يوم واحد الذي هي هَلْ يَجْعلُ a زعيم لَطِيفأنا؟ عشيرة

Bir gün konuşuyorduk ve sonra ne oldu bilmiyorum.
يوم واحد الذي نحن نتكلم والشيء التالي أعرف

Bir gün seni havaalanına götürürüm.
يوم واحد الذي أنا سآخذك إلى المطار.

Ve Bir gün geri döneceğini.
والذي يوم واحد الذي هي سَتَعُودُ.

Belki Bir gün şaşırtırım.
حَسناً، يوم واحد الذي أنا قَدْ.

- Bir gün jeton düştü. - Hey, birader.
يوم واحد الذي لائمه , هيه , يابي

Bir gün yüzleşmek zorunda kalırız...
يوم واحد الذي يَجِبُ أَنْ نُواجهَ.

Ve sonra Bir gün onun şeytani annesinden kurtulacağız ve parasını ele geçireceğiz.
ثمّ يوم واحد الذي نحن سَنُصبحُ خلّصَ مِنْ أمّه الشريّرة... ويَحْصلُ على أيدينا على مالِها...

Bir gün farkına varacak ve "O kadın, benim annemdi", diyecek.
يوم واحد الذي هي سَتُدركُ... . . ورأي، "تلك كَانتْ أمَّي. "

Bir gün, Evliya ona gökkuşağının altından geçerse kız olacağını söylemiş.
يوم واحد الذي الحكيم الواحد أخبرَه... بأنَّ إذا عَبرَ قوس قزحَ هو يُصبحُ a بنت.