12:00' ye çeyrek kala evde olmalıyım, biliyorsun. | Open Subtitles | أنتم تَعْرفُون بأنّني يَجِبُ أَنْ أكُونَ بالبيت قبل الثانية عشر بربع ساعة |
Onun için yaptığım seçimlerde çok dikkatli olmalıyım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ واضحَ جداً على الإختياراتِ أَجْعلُ لَهُ. |
Konali'nin lokantasının altında olmalıyım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ تحت مطعمِ كونالي. |
Hayatta kaldım. Dizlerime çöküp tanrıya şükrediyor olmalıydım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ على رُكَبِي تَشْكرُ الله. |
Bu sabah başlayacak olan bir duruşmam var ve onun için hazırlanıyor olmalıydım. | Open Subtitles | عِنْدي محاكمة تبدأُ هذا الصباحِ و يَجِبُ أَنْ أكُونَ مسْتِعْداً لها |
Ee 20 dakika sonra evde olmam gerek. | Open Subtitles | جاهزين؟ يَجِبُ أَنْ أكُونَ في البيت خلال 20 دقيقة |
Duygularım konusunda dürüst olmalıyım. Ne olurlarsa olsunlar. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ صادقَ بمشاعرِي مهما هم. |
Biliyor musunuz, biraz daha Franny gibi olmalıyım. | Open Subtitles | تعلم، أنا فقط يَجِبُ أَنْ أكُونَ مثل فراني. |
Saat 10'da, Alan'da olmalıyım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ عند ألن علي 10 |
Tamam. Uyuşturucu almış olmalıyım. | Open Subtitles | الرجل، أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ على الحامضِ! |
Delirmiş olmalıyım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ مجنونَ، رجل. |
Ama şimdi babam paramı kestiği için zengin değilim... bu yüzden iki kat popüler olmalıyım. | Open Subtitles | لكن الآن بأنّ أَبَّي إقطعْني، لَستُ غنيَ... لذا أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ مرّتين كشعبي. |
Çok şanslı olmalıyım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ محظوظَ جداً |
Ama sana karşı dürüst olmalıyım. | Open Subtitles | لَكنِّي يَجِبُ أَنْ أكُونَ صادقَ مَعك. |
Sen bunu yapana kadar, tüm şüphe duyanları susturana kadar ben güçlü olmalıyım. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك... ستُسكتُ كُلّ المشككين... يَجِبُ أَنْ أكُونَ قويَا. |
Cesur olmalıyım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ شجاعَ. |
Brakiyosefalik'de olmalıydım. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ أكُونَ في مسقط رأسي. |
Zoe'nin yanında olmalıydım. | Open Subtitles | كان يَجِبُ أَنْ أكُونَ مَع زوي |
Ölmüş olmalıydım. | Open Subtitles | كان يَجِبُ أَنْ أكُونَ ميتَة |
Sen benim kalbimi kırdın. Sana çok kırılmış olmam gerek. Sana gerçekten bozulmuş olmam gerek. | Open Subtitles | كَسرَ قلبُي، أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ الواحد الذي، يَجِبُ أَنْ يَكُونَ غاضبَ جداً، هو لا يَجِبُ أنْ يَتكلّمَ. |
- Nerde olmam gerek acaba? | Open Subtitles | لَستُ متأكّدَ أين يَجِبُ أَنْ أكُونَ. |