"يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilmen gereken
        
    • Bilmelisin
        
    • biliyor olmalısın
        
    • Bilmeniz gerektiğini
        
    Jon, ben de seni seviyorum. Ama hakkımda bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles جون، أَحبُّك أيضاً، لكن أعتقد هناك الشيء الذي أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ عنيّ.
    Aslında, Poppy, Niles hakkında bilmen gereken birşeyler var. Open Subtitles لكن، في الحقيقة، خشخاش، هناك شيء أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ حول النيل.
    Bak baba bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles إستمعْ، أَبّ، هناك شيء الذي أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ.
    Şunu Bilmelisin ki; Megan'a duyduğun aşk, o ölse bile hâla duracak. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ بأنّ حبَّكَ لمايجن سَيَبْقى مستوي متى هي ذَاهِبةُ.
    Bilmelisin burası tam bir kız mıknatısı. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ أن هذا المكانِ مغناطيس حقيقيِ للفتايات الجميلاتِ
    Haydi ama, onca seneden sonra bunu biliyor olmalısın, I.Q.'larımız arasındaki fark benim için bir şey ifade etmiyor. Open Subtitles تعال. أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ مع ذلك هذه السَنَواتِ التي الإختلافاتِ في معامل الذّكاءِ لا تَعْنِ أيّ شئَ لي.
    Bunu biliyor olmalısın" demişti. Open Subtitles يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ هذا هذا سيجعلنا نرسل بعيداً ديكينز
    Bilmeniz gerektiğini düşündüm. Open Subtitles ظننت فقط بأنّك يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ
    Bilmeniz gerektiğini düşündüm. Open Subtitles إعتقدتُ بأنّك يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ.
    Baban hakkında bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles هناك شيء الذي أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ حول أبّيكَ.
    Jo ve 'öteki sen'le ilgili bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles هناك شيء أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ حول جو والآخرون أنت.
    Ben ve Claire hakkında bilmen gereken bir şey var Frasier. Open Subtitles النظرة , uh، فرايزر، هناك شيء أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ عنيّ وكلير.
    Büyük "V" ile. Benim hakkımda bilmen gereken bir şey daha var. Open Subtitles وهناك شيء اخر يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ عنيّ
    bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles هناك شيء الذي أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ.
    Bu adam da itiraf etmeden önce Bilmelisin. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ هذا قبل كَ آخر قضيّة خاسرةِ تَعترفُ.
    Başka biriyle görüştüğümü Bilmelisin. Open Subtitles إعتقدتُ بأنّك يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ بأنّني أَرى شخص آخر.
    Benim bilmediğim birşey biliyor olmalısın. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ الشيءَ بأنّني لا.
    Öyleyse ne düşündüğümü biliyor olmalısın. Open Subtitles ثمّ أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ الذي أَعتقدُ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more