"يَجِبُ أَنْ نَكُونَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmak zorundayız
        
    • olmalıyız çünkü
        
    - Evet ama hızlı olmak zorundayız. Open Subtitles . نعم. لَكنَّنا يَجِبُ أَنْ نَكُونَ سريعينَ.
    Bo'yu korumak için fedakârlık etmeye hazır olmak zorundayız. Open Subtitles لحِماية بو ,نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ راغبين لتَقديم التضحيات
    Güçlü olmak zorundayız. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ أقوياءَ.
    Eğer savaş Charybdis asteroidinde olacaksa... o zaman bizde orada olmak zorundayız. Open Subtitles إذا المعركةِ سَتُقرّرُ في نجم تشيربديس الفلكي بعيدِ... ثمّ ذلك أين نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ.
    Bir sonraki hareketimizi planlarken çok dikkatli olmalıyız çünkü bizden beş adım önde. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ جداً حذرون بشأن تَخطيط نا حركة قادمة - هو يُخطّطُ خمس خطواتِ للأمام.
    Varmış olmalıyız çünkü durduk. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ هنا. تَوقّفنَا.
    Gerçekçi olmak zorundayız. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ واقعيينَ هنا.
    - olmak zorundayız. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ.
    Dedi ki; "Kadınlar ne kadar delirse de, onlara karşı nazik olmalıyız, çünkü tüm kadınsal organların kontrolleri onlarda." Open Subtitles قالَ، "نِساء في الخارجِ عقولِهم، "لكن نحن يَجِبُ أَنْ نَكُونَ اللطيف إليهم،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more