Hepsi birbiriyle yarışarak, çarpışarak ve çapraz geçerek dişinin arkasında avantajlı bir yer kapmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | كانوا يتنافسون ويكيلون اللكمات لبعضهم حيث يُحاولون نيل موقع الطليعة خلف الأنثى. |
Siviller, kıç tarafındaki erzak ambarını barikatla kapatmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | المدنيون يُحاولون إقامة حاجز بمؤخرة السفينة |
Köprüdeler. Redwood'a ulaşmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | إنهم علي الجسر، يُحاولون الوصول إلي الغابة الحمراء. |
Üç Vatos Locos öfkeyle dolu... s.kici bir savaş meydanında hayatta kalmaya çalışan. | Open Subtitles | ثلاثة من الأخوة يُحاولون البَقاء' في منطقة حربِ |
Muhtemelen yaralı olan adam için bandaj almaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يُحاولون شراء ضمّادات، الأغلب أنّها لرجلهم المجروح. |
Bir mesaj vermeye çalışıyorlarmış. | Open Subtitles | يبدو وكأنّهم يُحاولون إرسال رسالة. |
Şimdi de saldırı tüfekleri satın almaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | حسنًا، الآن همّ يُحاولون أن يسروا بنادق هجومية |
şu anda oldukça uzun bir ağacı düşürmeye çalışıyorlar ama ağaçların, ağaç eve doğru düşeceğinden ve merdıvene zarar vereceğinden korkuyorlar. | Open Subtitles | حاليا ً هناك شجرة كبيرة يُحاولون إسقاطها ولكنهم قلقون مِن أنَّها قد تسقط بإتجاه بيت الشجرة وتقتلع الدرج |
Bizimle şifreli bir şekilde konuşmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | وأذرعي تصبح مخدرة انه مثل انهم يُحاولون الحديث معنا عن طريق الرموز |
Çöp yığında bizi gömmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يُحاولون دفننّا تحت إنهيار جليدي من القذارة. |
Üzerinden kısmi bir parmak izi almaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يُحاولون استخراج بصمة جزئيّة من ذلك. |
Ve dünyadaki küçük köşelerinde, bildikleri en iyi şekilde doğru olanı yapmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | وهُم يُحاولون أن يفعلوا ما هو صحيح، فى زوايَتِهِم الصغيرة من العالم.. بأفضل طريقة يعرفونها. |
Onun maskelerini takmışlar. Onun mirasını yeniden oluşturmak için çalışıyorlar. | Open Subtitles | لقد كانوا يرتدون وجهه، كانوا يُحاولون إحياء تراثه. |
İsimsiz. Ve Hâlâ ne olduğunu çözmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | إنّه مجهول، و هم لا زالوا يُحاولون حلّ الأمر |
Adalet terazisini kendi yönlerine doğru eğmeye çalışıyorlar. Tekrar dengeyi sağlamalıyız. | Open Subtitles | إنّهم يُحاولون إمالة ميزان العدالة، وسنقوم بإعادة ضبطها. |
Bizi öldürmeye çalışan insanlar olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنت على علم بأن الناس يُحاولون قتلنا عليّ الذهاب حقًأ |
Geçinmeye çalışan iyi aileler vardı. | Open Subtitles | و عائلاتهم فقط .. يُحاولون أن يحظوا بحياةِ |
Yaralı adamları için tıbbi malzemeler bulmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يُحاولون إيجاد إمدادات طبيّة لرجلهم المجروح. |
Adamları bugün seni öldürmeğe çalışıyorlardı, yoksa bunu özledin mi? | Open Subtitles | مُساعدونها كانوا يُحاولون قتلك اليوم أم هل نسيت ذلك الأمر ؟ |
Dedikodulara göre New York'da uyuşturucu işinden kendilerine pay çıkarmaya çalışıyorlarmış. | Open Subtitles | يتردد أنّهم يرتكبون إنتهاكات في (نيويورك)، يُحاولون حصر سوق تجارة الكرنك بالمدينة. |
Bir düzen içinde uçarak avlarını açıklığa sürmeye çalışırlar. | Open Subtitles | بالتحليق في تشكيلات يُحاولون دفع طرائدهم إلى المساحات المفتوحة |
Bu dünyada doğal bir düzen var ve onu değiştirmeye çalışanları iyi bir son beklemez. | Open Subtitles | هناك نظام طبيعي في هذا العالم ومن .يُحاولون قلبه، لن يُجازوا بالحُسنى |
Belki de onu kurtarmaya çalışmışlardır ama durum hiç iyi gözükmüyor. | Open Subtitles | ربّما كانوا يُحاولون إنقاذها، لكن لا يبدو هذا جيّدًا. |