"يُراقبُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • izle
        
    • izlemek
        
    • izliyormuş
        
    Pekala, şunu izle. Open Subtitles بخير , يُراقبُ هذا.
    - Frasier, beni izle. Open Subtitles فرايزر، يُراقبُ هذا.
    -Simdi sunu izle. Open Subtitles الرجل، يُراقبُ هذا.
    Kendimi Elton John ile sevişirken izlemek istemiyorum. Open Subtitles أنا لا wanna يُراقبُ نفسي مارسْ الجنس مع ألتن جون.
    Bu Plaj Balinalarını dinlemekten daha kötü olan tek şey Steven'ın bütün gününü birahane de geçirdikten sonra kusmasını izlemek. Open Subtitles آه، الشيء الوحيد أسوأ مِنْ الإستِماع لأولئك يَسْحبُ إلى الشّاطئ الحيتانَ كَانَ يُراقبُ ستيفن يَتْركُ بعد إنفاق طِوال النهار في حديقةِ البيرةَ.
    Her gece aydınlık ve davetkar pencereleri izliyormuş. Open Subtitles فقط يُراقبُ أولئك اللامعِ , نوافذ ترحيبية كُلَّ لَيلة.
    Pek çok kişiyi izliyormuş. Open Subtitles هو يُراقبُ الكثير مِنْ الناسِ.
    Bu gece izle. Open Subtitles الساعة، يُراقبُ اللّيلة.
    Larry, Larry, şunu izle. Open Subtitles لاري، لاري، يُراقبُ هذا.
    - Şunu izle. Open Subtitles - فقط يُراقبُ هذا.
    Ustanı izle. Open Subtitles [تنهدات] فقط يُراقبُ السيدَ.
    - Şunu izle, adamım! Open Subtitles - يُراقبُ هذا , hombre!
    Kazanmanın anahtarı izlemek ve anlamak. Open Subtitles المفتاح إلى فائِزِ يُراقبُ وفَهْم.
    Bana en çok acı çektiren halkımı acı içindeyken izlemek Open Subtitles الذي آلامي أكثر يُراقبُ ناسَي يَعانونَ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more